Ege denizinde bir süredir oligark krizi yaşanıyor. Nedir bu kriz hatırlayalım? Her yıl hangi koya demir atsalar olay olan, günlerce konuşulan mega yatlar bu yıl maalesef aynı şaşaada karşılanmadı. Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinin ardından çeşitli yaptırımlarla karşılaşan Rus oligarklara Ege denizinde önce "Limana bağlayamazsınız" denildi, ardından bayrak darbesi konuşulmaya başlandı. Mega yatlarını açığa bağlayan dünyaca ünlü Rus milyarderlerin bayrakları, bağlı bulundukları hükümetler tarafından gerçekten de iptal edilecek mi?
Aralarında Bermuda ve Cayman Adaları'nın da bulunduğu bazı ülkelerin, uluslararası baskıdan dolayı bayraklarını yakın bir zamanda geri almak için çalışma başlattıkları öğrenildi. Yaptırımlar nedeniyle zor günler geçiren Abramoviç'in yatlarına marina ve tersaneler bakım yapmayı kabul etmezken, yatların banka muafiyetleri nedeniyle yakıt ikmali yapamadığı da biliniyor. Bu arada Abramoviç'in yatları Bermuda bayrağı taşıyor. Bermuda hükümetinin bayrakları iptal etmesi halinde; yatlar hareket edemeyecek, etmesi halinde ise suç işlemiş sayılacaklar. Bayraklarının geri alınması; Rus oligark Roman Abramoviç'in süper yatlarının normal bakım için karadan yardım alamayacağı anlamına geliyor ve iki yatta bulunan 200 personelin şubat ayından bu yana maaşlarını alamadıkları belirtiliyor.
140 metre uzunluğundaki My Solaris isimli yat geçtiğimiz aylarda baskılar nedeniyle marinadan ayrılarak Yalıkavak koyunda açığa demir atmıştı. Marmaris'teki iskeleye demirleyen, 170 metrelik Eclipse isimli yat ise Göcek koylarında beklemeye başladı. Rusya'nın en büyük çelik üreticilerinden Alexander Grigoryevich Abramov'un lüks yatı Titan, yaklaşık 1 aydır Bodrum'da bulunuyor ve Titan'ın gitmesi için protestolar başlamış durumda. Cayman Adaları bayraklı yat, her gün birçok kişi tarafından da şikayet ediliyor. Bu arada ABD'nin Rusya'ya yönelik yaptırımları çerçevesinde Rus oligark Süleyman Kerimov'a ait 300 milyon dolarlık Amadea isimli 107 metrelik lüks yata, Lautoka kentinde ABD Adalet Bakanlığı'nın talebi üzerine ve FBI desteği ile Fiji kolluk kuvvetleri tarafından el konulduğu ve kaptan ile mürettebatının gözaltına alındığı bildirildi.
ABD Büyükelçiliği'nin açıklamasında, "ABD, Rusya Federasyonu'nun Ukrayna'ya açtığı acımasız ve sebepsiz savaşı destekleyen oligarkların malvarlıklarını bulmaya ve onlara el koymaya devam edecektir" denildi. Şimdi Türkiye'deki durumun ne olacağı her gün merak edilirken kavga da giderek büyüyor. Edindiğim güncel bilgilere göre; yatların açıkta yakıt almadan uzun bir süre kalabileceği, ancak havaların bozması, atık durumlarına bağlı maksimum 1,5 ay bu şekilde devam edebilecekleri konuşuluyor. Bir mega yat marinaya yanaşmadan ne kadar mücadele edebilir hep birlikte önümüzdeki günlerde göreceğiz.
TONOZ ATMAK YASAK!
Bodrum'da milyon dolarlık yatlara sahip kişilerin 'Tonozum çalındı' isyanlarını cuma günü GÜNAYDIN'da Evren Abdullahoğlu'nun haberinde okuduk. Bu kişilerin isyanı son derece gerçek ama şöyle de bir durum var; tonoz atmak yasak, bu sebeple gece operasyonuyla herkes herkesin tonozunu kendince alıp götürüyor. Burada sorulması gereken asıl soru şu; neden marinalara girmeyip attıkları kaçak tonozlara bağlama yapıyorlar? Haftalarca burada kalıp sintinelerini bırakmaları koyda gerçek bir çevre felaketine dönüşüyor. Güllük Liman Başkanlığı tonoz kullanmanın yasak olduğunu ve uymayanlara ceza kesildiğini söylüyor. Şimdi tonozum çalındı demek açık açık kendini ihbar etmek değil de ne? "Eskiden atılmış, ben de buldum bağladım, sabah baktık tonoz gitmiş" deseler anlayacağım, kimse kimsenin tonozunu çalmadı, ortada zaten bir yasak var. Tonozlar kimsenin tekelinde değil. Para verip tonoz attıranlar izin alsalar dahi o tonozlar onların olmuyor. Sahil güvenlik bu tonozlara neden operasyon yapmıyor? Sıradaki haberimin bununla ilgili olacağınızdan hiç şüpheniz olmasın.
