Herkesin damak tadı, yaşadığı coğrafyaya göre değişir ancak Türk mutfağı dünyanın neresine giderse gitsin eşsiz lezzetiyle tanıştırdığı herkesi ilk anda etkileme özelliğine sahip desem hiç de abartmış olmam. Ne mutlu ki bu etkiyi New York Türkevi'nde gerçekleşen Türk mutfağı ve ürünlerinin, dünya çapında markalaşma hedefiyle yola çıkılan 'Gastro Show'da gördüm.
Türkiye denince akla gelen alışılmış kebap ve döner algısının ötesine geçmek, aynı zamanda vegan Türk mutfağını da tanıtmak isteyen bir Gastro Show, üstelik son derece sağlıklı. Öğreniyorum ki meğer bu menü hiç de öyle kolay ortaya çıkmamış, Türkiye'de sağlıklı yaşam denilince ilk akla gelen isim Dr. Ender Saraç ve Gastronomi Turizmi Derneği Başkanı Gürkan Boztepe aylarca üzerine çalışmış ama inanın değmiş. Şov, Türkiye'den getirilen 300 kilogram yiyecek ve içecek, Dr. Ender Saraç'ın besin değerleri ve vücuda yararlarını anlattığı sunumuyla katılımcılara tanıtılarak başlıyor.
Gastro Show gibi Türk gastronomisini dünyaya tanıtma hedefiyle yola çıkan etkinlikler çok değerli. Biz mutfağımızı anlatarak değil gidip bu ülkelere o yemekleri tattırarak büyürüz, gelişiriz, dünya markası oluruz. Gastronomi Turizmi Derneği Başkanı Gürkan Boztepe "Hedefimiz; Türk mutfağının, Türk ürünlerinin dünyada markalaşması, daha fazla satılması" diyor. Gerçekten de Türk mutfağı kebap ve dönerden ibaret değil bu hedefle atılan adımlar da çok büyük önem taşıyor.
BAŞLANGIÇ BAL KABAĞI ÇORBASI
Yemeklere ilk olarak tarhana cipsli bal kabağı çorbasıyla başlıyoruz, ardından fava, yaprak sarması, topik, lakerda ana yemek olarak kağıtta levrek geliyor. Son olarak da Fatma Şahin ile beraber davetliler Antep baklavasını tadıyor ve bayılıyorlar, gerçekten de Antep mutfağı tarifsiz güzellikte.
Bir kez daha New York'ta yabancı misafirlerin verdiği tepkilerle anlıyoruz bunu. Finalde gelen zahter çayı da övgüler alıyor.
SIRA LOS ANGELES VE LONDRA'DA
Ticaret Bakanlığı, Türk Hava Yolları (THY) ve Gaziantep'i Geliştirme Vakfı'nın (GAGEV) katkılarıyla düzenlenen Gastro Show'un bir sonraki durağı Los Angeles ve Londra'ymış. Gastro Show'a ev sahipliği yapan Türkiye'nin New York Başkonsolosu Reyhan Özgür, "Gastronomi, turizm sektöründe yükselen bir değer ve Türk mutfağı Akdeniz'den Karadeniz'e, Balkanlar'dan İç Anadolu'ya ve Orta Doğu'ya uzanan geniş bir coğrafyanın farklı tarifleriyle büyük bir potansiyele sahip" dedi.
Öte yandan Gastronomi uzmanlarının, Türk mutfağının Çin ve Fransız mutfağı ile dünyada ilk 3 arasında yer aldığı konusunda hemfikir olduğunu aktaran Özgür, "Türkiye kebaplarıyla ünlü olabilir ama popüler kebap, Türk mutfağı söz konusu olduğunda buzdağının sadece görünen kısmı" sözlerinin de Türk mutfağının zenginliğini ortaya koyduğunu ifade etti.
Gastro Show'a katılan Gaziantep Belediye Başkanı Fatma Şahin de "Gaziantep fıstığının lezzeti, baklavası, menengiç kahvesinin farkı elbette çok önemli ama bu artık bir lezzet olayından tamamen çıkmıştır. Bu bir istihdam, ihracat, yatırım, büyüme ve ekonomidir" dedi. Şahin, Antep'te yapılan nar ekşisi ve salçanın da dünyaya dijital yolla açıldığını her yere ulaşmak için çalıştıklarını söyledi. Ayrıca, Anadolu sofrasının büyük bir hazine olduğunu söyleyen Şahin, "Kim bunun değerini bilir, hakkını verir ve geleceğe taşırsa dünyanın sözünü o söyler." Gerçekten de çok eşsiz bir mutfağımız var, daha çok insana ulaşması için yapılan bu tür etkinliklerin daha da artması gerek. Dilerim Gastro Show'un dünya turunu tamamladığını görürüz.
GASTRONOMİ KÖYÜ KURULUYOR
Gastronomi Turizmi Derneği Başkanı Gürkan Boztepe; İstanbul'da kurmayı planladıkları Gastronomi köyünden de bahsetti: "Ormanın içinde 100 dönüm arazide binaların olmadığı ahşap bungalovlardan bir köy kuracağız. 81 kentimize öneri götürüyoruz. Bungalovlarda bu kentlere ait ürünlerin tadım merkezleri olacak."