15 yaşındaki A. evde bulunan ilaçlardan bir bölümünü içerek intihar girişiminde bulunmuştu. Görüşmede ailesi, intihar etmesini gerektirecek hiçbir sorunu olmadığını, başarılı, arkadaşları olan, sevilen bir genç olduğunu, böyle bir şey yapmasını anlayamadıklarını dile getirdiler. Öyküyü derinleştirince, A.'nın son zamanlarda okuldan gelir gelmez odasına çekildiği, ailesi ile pek konuşmadığı, konuştukları zamanlarda daha çok tartıştıkları, tartışmalarda ailesine sıklıkla onu umursamadıklarını ve anlamadıklarını söylediği öğrenildi. Ayrıca okulda son zamanlarda derslerinin bozulduğu, sınıfta sorun çıkardığı, bazen uyuduğu, arkadaşlarına ölümün nasıl bir şey olduğunu, ölürse neler hissedeceklerini sorduğu bilgisini ekledi. Bir hafta önce de A. çok sevdiği tişörtünü ve yıllardır odasında duran oyuncak bebeğini kardeşine hediye etmişti. Tüm bu bulgular, aile ve okul tarafından A'nın ergenliğe girmesine yorulmuş, bir kısmı ise sorulmadan önce fark edilmemişti bile. Oysa A., ölüme hazırlığının her aşamasında ailesine ve çevresine mesajlar vermiş, yardım istemişti... A'nın öyküsüne benzer öyküler birçok ailede yaşanmakta, çoğu kez anlaşılamamakta, ancak olay gerçekleştikten sonra şaşkınlık yaşamaktadır. Peki nedir genç intiharları? Gençleri intihara sürekleyen nedenler nelerdir? Önceden saptanabilir mi? Bu ölümler engellenebilir mi? 12 yaş altında intihar girişimi az görülür. Çocuklar ölümü, bir savunma aracı veya başkalarıyla mücadeleden kurtulma yolu, başkalarını uyarma şekli olarak kullanmayı ve ölümün anlamını erişkinlerden öğrenmektedirler. Genç intiharlarında hakim duygu kızgınlık ve öfkedir. Unutulmaması gereken önemli bir konu intihar girişimi bir yardım çağrısıdır. Bu nedenle bize önemli gelsin gelmesin her türlü girişim dikkatle izlenmeli ve gencin yardım çağrısı karşılıksız bırakılmamalıdır.
RİSK FAKTÖRLERİ
Daha önce intihar girişiminde bulunmuş olmak, alkol ve madde kullanımı, devamlı ölümle ilgili düşünceler, karamsarlık, ümitsizlik, depresyon, psikoz, yeme bozuklukları, yakın akrabalarda intihar girişimi, cinsel ve fiziksel istismar, aile içi çatışmalar, okul başarısızlığı, ağır fiziksel hastalıklar ve diğer intiharlar...
NEDENLER NELER?
İntihar nedenlerini bazı temel başlıklar altında toplayabiliriz. Bunlardan ilki psikolojik hastalıklardır. En sık intihara yol açan hastalık olarak depresyon karşımıza çıkmaktadır. Derslerde ve işlevsellikte bozulma, ilişkilerin bozulması, saldırganlık, uyku düzeninde değişme gibi durumlarda depresyon düşünülmelidir. Benzer şekilde alkol, madde bağımlılığı, borderline kişilik bozukluğu gibi ruhsal hastalıklar tedavi edilmediklerinde intihar ile sonuçlanabilir. İkincisi yaşamsal sorunlardır. Bunların en önemlileri, aile içi sorunlar, ailede şiddet olması, ailede bir ruhsal hastalık ya da intihar girişimi öyküsü olmasıdır. Son önemli neden grubu sosyal uyum bozukluklarıdır. Benlik saygısında azalma, mutsuz olma, kendini soyutlama, sorun çözmede başarısızlık gibi...
BASININ ETKİSİ
Basında intiharlar hakkında genel bilgiler verilmesi, baş edilen durumların aktarılması, yardım yollarının yayınlanması, intiharların engellenmesi için olumlu yönde yardımcı olur. Buna karşın, intihar olayının dramatize edilerek verilmesi, tetikleyici bir haber olabilir. Gençler için özendirici ve öğretici bir haber haline gelebilir. Özellikle de sembolik ya da bir grup aktivitesinden kaynaklanan intiharlar, intihar girişimlerini artırabilir. Habere eklenen "her şeyi vardı, ölüm bile onları ayıramadı" gibi yorumlar, olay nedenini basite indirgeme, hatta manşet olması, fotoğraf verme ya da "başka çaresi kalmamıştı" benzeri başlıklar intihar girişimlerini artırdığı bilinmektedir.
NASIL ANLARIZ?
Çocuğumuzda depresyon başta olmak üzere bir takım ruhsal hastalık belirtilerini gözlüyorsak, daha önceki davranışlarında belirgin değişme varsa, yemek ve uyku alışkanlıkları farklılaştıysa, içe kapanmış, insan ilişkilerinde bozulma olmuşsa, ölümle ilgili düşüncelerini arada dile getiriyorsa, önemsiz olduğundan, kimsenin kendini umursamadığından bahsediyorsa, güvenlik ve sağlık açısından umursamaz hareketleri olmaya başladıysa ve kendine ait şeyleri armağan etme, bir anlamda veda konuşması olabilecek söylemlerde bulunurak ayrılık hazırlıkları yapıyorsa, dikkatli olmak gerekir. Onu anlamaya çalışmak, paylaşmaya çalışmak ve en kısa zamanda doktora başvurmak uygundur. Bu tür değişimleri sadece döneme özgü diye değerlendirmek, üzücü sonuçlara yol açabilir. Özellikle ruhsal hastalıklar ve intihar gibi davranışlar, ailelerin bilinçsiz olarak çok görmek istemedikleri, kendi çocuklarına ve ailelerine "yakıştıramadıkları", bu nedenle de yadsıdıkları durumlardır. Unutulmaması gereken, her türlü ruhsal hastalığa hepimizin yakalanabileceği, bunun bir suç ya da ayıp olmadığıdır. Hatta aksini düşünerek zamanında tedavi ve diğer yardımları yapamamak, sonradan kişilerin kendilerini daha da suçlamalarına neden olabilir.
ÖNLEME YOLLARI
Ulaşılabilecek kriz merkezleri oluşturmak ve telefonlarının bilinmesini sağlamak, intihar metodlarının denetlenmesi (atlanabilecek belirgin yerler, tüp gaz, ilaç gibi) ve basının özendirici ya da tetikleyici değil, eğitici yaklaşımı toplumsal engelleme yollarıdır. Gençler için aile, okul ve arkadaş gruplarının eğitilmesi en önemli konudur. Arkadaşlar gençlerin yaşamında çok önemlidir. Aileleri ile paylaşamadıkları düşüncelerini onlarla paylaşabilirler. Bu nedenle o yaş grubunun intihar ve riskler hakkında doğru bilgilendirilmesi çok önemlidir. Anne ve babaların çocuk ve gençlerle paylaşmayı öğrenmesi, onlarla uygun iletişim şekilleri bulabilmesi, iletişimlerini sadece okul-ders-başarı üçgeniyle sınırlamaması, çocuklarını daha yakından tanımayı ve onları dinlemeyi öğrenmesi önemlidir. Okulda riskli çocukların saptanması, sosyal etkinliklerin artırılması, ders başarısızlığı, kız-erkek arkadaşlıklarındaki başarısızlığın önemsenmesi, okuldan kaçma, izolasyon gibi belirtilerin takibi, alkol ve uyuşturucu konusunda bilgili olmak önemlidir. Bu şekilde belirlenen çocukların aileleri ile ilişki kurulmalı ve gerekli durumda uzman yardımı alınmalıdır. Aileler ve okul gençle ilgili bir sorun saptadıklarında, özellikle de bir ruhsal hastalık belirtisi gördüklerinde, hemen tedavisi için bir uzmana başvurmalı, gerekirse intiharı önlemek için hastane tedevisi uygulanmalıdır.