Yeşim Salkım kimi zaman çok sivri konuşuyor ve başına da ne gelirse bu konuşmalardan geliyor. Bu kez, "Biz ünlü kadınlar biraz şizofren, biraz manyağız. Hatta birkaç tahtamız eksik" dedi iğneyi kendine batırarak... Ama doğru söyledi. Çünkü yaşadıkları zemin o kadar kaygan ki. Bizlerin, değil yaşamak, ayakta durmakta bile zorlanacağı o ortamda yıllardır dimdik durabilmek nasıl olur sanıyorsunuz? Hiç mi bedeller ödenmez? Ödenir tabii. Ne dengeniz kalır, ne huzurunuz, ne de mutluluğunuz... Biri size bir dirsek atıyorsa, siz ona çelme atacaksınız. Maalesef bu dünyada işler böyle yürüyor. Örneğin, Yeşim Salkım bunca yıl sonra çıkıp da Hilal Cebeci'ye, "Senin aldığın ödülde benim parmağım var. Aslında sen o ödülü hak etmemiştin. Bunu sana ben verdirdim" diyorsa, bilin ki zamanında onun da çok canı yanmıştır. Mutlaka birileri ekmeğiyle oynamıştır, mutlaka birileri yolunu kesmeye çalışmıştır. (Ki aslında en büyük savaşı da herkesin onu en güçlü sandığı yıllarda, Hakan Uzan ile evliliğinin ilk dönemlerinde yaşamıştır.) O da güç eline geçtiğinde gücünü kullanmıştır. Çünkü onlarla savaşırken o da acımasız olmayı öğrenmiştir. Savaşlar insanı duygudan uzaklaştırır. Çünkü duygularınıza yenik düştüğünüz anda savaşı kaybedersiniz. Onun için herkes stratejilerle devam ediyor yoluna. Kimse kendi yolunda kendi önüne bakamıyor, sürekli ardından gelenleri takip ediyor. Yaşamak için sistemin içine girmeye çalışanlar ya da orada bulunması gerektiğine inananlar sonuçta sistemin kurbanı oluyor. Sizin en normal gördüğünüz insanlar bile yaşam koçlarıyla, psikologlarla, ilaç destekleriyle ayakta durmaya çalışıyor. Onun içindir ki, sizin bizim hiç tepki göstermeyeceğimiz durumlarda olmadık tepkiler verebiliyorlar. Özetle; Yeşim Salkım'ın "Birkaç tahtamız eksik" durumu öyle çok insanı kapsıyor ki. Bu itirafı bugüne kadar bir tek Bülent Ersoy yapabilmişti. Ama gerçek ortada. Magazin dünyasında yaşayan insanların yüzde 90'ı gerçekten ve maalesef Yeşim Salkım'ın söylediği gibidir. (Ama başka türlü de olsalardı sizin ilginizi çekebilirler miydi?) Şimdi size bir soru? Ünlülerin yaşamlarına bir bakın. Yaşadıklarına rağmen kim hala çok gülebiliyor diye düşünün ve en çok tahtası eksik ismi siz bulun. Cuma'ya burada Top 5'i yayınlayacağım. Tabii gerekçeleriyle...