Kendinden daha popüler biri için bir laf et, beş dakikada meşhur ol. Manken Seda Ertan'ın durumu tam da bu işte. Bir televizyon programına çıktı, "Zayıf kalmak için kokain kullanan mankenler var" dedi ve şöhreti yakaladı. Oysa yıllardır Seda'nın adını bile duyan yoktu. Başkalarının üzerinden yürüyerek şöhreti yakaladı ya, hemen gitmiş bir dergiye kapak olmuş. Orada da şöyle bir laf etmiş: Yurt dışında çok iyi ajanslarla çalıştım ama kimse bir satır yazmadı. Beni bu sebeple konuşuyor olmaları Türkiye için de çok acı verici. Seda Ertan'ın bu konularla gündeme gelmesi Türkiye için değil, kendisi için acı verici olmalı. Başka hayatların üzerinden kendisine pirim yapmaya çalıştığı için oturup düşünmeli. Birilerinin hayatı alt üst olacak, kapılarına polis gelecek, adli tıpta kan örnekleri alınacak, sen de onları o duruma düşürdüğün için bir özür bile dilemeyecek, kendi rantının peşine düşeceksin... Hatta işi pişkinliğe vuracaksın. Peki, kan örnekleri temiz çıkarsa? O zaman ne olacak? Bu kadar kolay mı bu işler?