Dün sabahtan itibaren ekranlarda sabah furyası başladı. Bu da reyting savaşı demek. Reyting de bolca gürültü demek... Biliyorsunuz, geçen yıl nerede yaygara, kavga gürültü varsa, o programlar öne geçti maalesef. Seviyesizlik diz boyuydu. Ama gariptir, TV izleyicisi bunlara da prim verdi. Geçenlerde Birol Güven iddialı bir çıkış yaptı, televizyonun toplumun sağlığı için hastanelerden daha önemli olduğunu söyledi, "Ama televizyonla iş yapanların bir hipokrat yemini yok" dedi. Bu saptama dikkate alınır mı bilemiyorum... Ama görünen manzara şu; sabah programları çokça izleniyor! Ama insana ne verdiği tartışılır. Hatta neler götürdüğü daha çok tartışılır. (Bu yazıyı yazarken göz ucuyla televizyona da bakıyorum. Henüz ekranların yenisi bir TV'ci bey sürekli 'ulan' kelimesini kullanıyor.) Uzmanlık gerektiren her iş bir diploma, bir ustalık belgesi ya da tecrübe gerektirir. Ama iş sabah programlarına gelince bunların hiçbirine gerek yok mu gerçekten? Medyada bir şekilde görünmüş olmak yetiyor mu?