Vallahi bu kadarı ne Güldür Güldür ne de Çok Güzel Hareketler ekiplerinin aklına gelirdi. Bakırköy'de bir özel hastanede ameliyat masasındaki hasta ile muhasebe müdürü arasında stent pazarlığı yapıldı. Hasta "En son ne olur?" dedi, muhasebeci "15'e de var, 18'e de, 30'a da" dedi. Adam son bir hamle yapıp "Bize ne olur?" dedi, muhasebeci kadın "Size 10'a olur" diye cevap verdi.

Görüntüler burada bitiyordu. Ameliyathaneye bonesiz, maskesiz, galoşsuz, hepsinden önemlisi vicdansız giren muhasebeci ile canının derdindeki hasta, kurban pazarındaki gibi tokalaşıp birbirlerinin kollarını salladılar mı, yoksa anlaşamadıkları için hasta masadan mı kalktı, orasını bilmiyoruz.
Ama benim için kesin olan bir şey var: Özel hastaneler iyice ticarethaneye döndü. Bu saatten sonra yerleri artık sanayi siteleri olmalı...

Bu kadarına pes!
Sosyal medya ve dijitalleşme, insanlığa yarar sağladığı kadar zarar da veriyor. Bu yeni, etkin ve hızlı iletişim kanallarını fütursuzca kullanan kötü niyetliler; silahtan uyuşturucuya, fuhuştan yasadışı bahise kadar her türlü illeti bilgisayar ve cep telefonlarımıza taşıyorlar.
Geçen hafta telefonuma düşen mesajla irkildim. Bir eczane ismi kullanarak şu meşhur mavi renkli performans haplarına erişim sağlıyorlardı. Bildiğim kadarıyla bu hapların doktor denetiminde ve zorunlu hallerde, reçete ile kullanılması gerekiyor. Aksi halde ölüme kadar varabilen yan etkileri olabiliyor. İlacın reklamının bile yasak olduğu bir ülkede bu nasıl bir sorumsuzluktur?
Sahte içki, sarı serum ve şimdi de mesajla pazarlanan ilaçlar... Hayata gerçekten de pamuk ipliğiyle bağlıyız.

Tom ve Jerry 85 yaşında
Şimdiki çocuklar çok şanslı. Bizler tek kanallı siyah-beyaz TRT döneminde çizgi film izlemek için pazar gecelerini beklerdik. O günlerde benim vazgeçilmezim Tom ve Jerry idi. Sevimli ikili film boyunca birbirlerine yapmadıklarını bırakmaz ama sonunda yine dost kalırdı. Ben ise gülüp eğlendikten sonra hep aynı şeyi düşünürdüm: Ya ikisinden birine bir hal olursa diğeri bu dünyada yapayalnız ne yapar? Ne mutlu bana ki hiç ayrılmadılar. Hatta birlikte 85 yaşına girdiler. Tom ve Jerry'nin 85'inci yaş günü Cartoon Network'te kutlanıyor.

Aaa pıtı, a pıtı!..
Neden söz edeceğimi anladınız. Son dönemde hemen her yerde karşımıza çıkan Apt. adlı şarkı, muhtemelen sizi de artık iyice hasta etmeye başlamıştır.

2024 Ekim ayından beri dünyayı saran şarkı, Güney Koreli şarkıcı Rose ile ünlü Amerikalı şarkıcı ve söz yazarı Bruno Mars'ın ortak çalışması. Rose, Uzakdoğu'da çocukların ellerini birbirinin üzerine koyarak oynadıkları Apartman oyunundan esinlenerek yaptığı şarkıyla başta Z kuşağı olmak üzere herkesin kulaklarını ele geçirdi. Şarkının sözleri kadar saçma bir de dansı var ki, adeta göz kanatıyor.
Geçenlerde bir annenin, Apt. esiri olmuş kızıyla yaptığı tartışmanın yer aldığı bir video izledim. Kadın tüm hislerime tercüman olmuş gibiydi.
Bu arada K-Pop olarak adlandırılan akım; bir müzik dalgası olmaktan çıkıp, dejenere bir kültürün taze beyinlere zerk edildiği virüse dönüştü. Ebeveynler dikkatli olsun.

Şeref kürsüsü
Adıyaman'da nöbet tutan polisin üşüdüğünü görüp evinden bere ve eldiven getiren altın yürekli çocuk, o polisle birlikte 80 milyonun yüreğini ısıttı.

Zap'tiye
Şirinler'i yakalayamayınca pazarcılığa başlamış.

Ne demiş?
Bir gün mum, kibrite "Senden korkuyorum, benim katilim sensin" demiş. Kibrit cevap vermiş "Benden değil, gönlünde yer verdiğin ipten kork!.."