Türkiye'nin en iyi haber sitesi
YÜKSEL AYTUĞ

Unutursak yok oluruz

Dün Turkuvaz Medya'nın toplantı salonunda ev sahipliği yaptığımız "15 Temmuz: Unutmadık, Unutturmayacağız" anma programındayken bir kez daha bu grupta bulunduğum için şükrettim, gurur duydum.
Turkuvaz dün olduğu gibi bugün de sınır bekleyen kalekollar gibi hâlâ terör örgütleri FETÖ ve PKK'nın önünde sur gibi dikiliyor. Sadece o kadar mı? Başta Gazze halkı olmak üzere zulüm gören her insan topluluğunun yanında tüm yayın organlarıyla neredeyse sadece Turkuvaz duruyor.
Dün bir kez daha anladım ki, birileri 15 Temmuz'u ısrarla unutturmaya ve tahrip etmeye çalıştıkça bu ülkenin vatanseverleri "unutmamak ve unutturmamak" için daha bir şevkle safları sıklaştırıyor. Toplantıda konuşan İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ve İstanbul Valisi Davut Gül'ün bu konudaki cesaret ve kararlılıklarını gördükçe o gece şehit olanların boşuna hayatlarını feda etmediklerinden bir kez daha emin oldum.




Hele ki, birer birer kürsüye çıkan gazilerin ve şehit yakınlarının anlattıkları... Dün İstanbul'da nem oranı yüzde 75'ti. Eminim bunun en önemli sebebi, salonu dolduran bizlerin gözlerine inen yaş ve buğuydu.
Unutmadık, unutmayacağız, unutturmayacağız... Çünkü iyi biliyoruz ki; unutmak, yok olmak demektir.
Eğer bir gün 15 Temmuz'u hatırlamazsak bilin ki kanımız kurumuş demektir.

Daha kıymetlisi var mı?
Anma toplantısındaki konuşmacılar arasında 15 Temmuz Şehit Derneği Başkanı İsmail Hakkı Tunuç da vardı. Öyle bir anı nakletti ki tüylerim diken diken oldu.
Dernek Başkanı Turunç hain darbe sürecinde İBB'de görevliymiş. Darbeden 20 gün sonra merhum Belediye Başkanı Kadir Topbaş "Şehit ailelerini ziyaret edin, bir ihtiyaçları varsa giderelim" demiş. Hemen randevu alıp 40 yaşlarında bir şehit eşinin evine gitmişler ve nasıl yardımcı olabileceklerini sormuşlar. O aziz hanımefendi demiş ki:
"Ben şehit eşi, çocuklarım da şehit evladı oldular. Bana bundan daha kıymetli ne verebilirsiniz ki?"
Bu ülkede demokrasiye kastedenlerin, bu ülkeyi istila etmek isteyenlerin artık asla başarılı olamayacaklarını bundan daha iyi kanıtlayabilecek başka söz var mı?

HAFTANIN ŞİİRİ
15 TEMMUZ KAHRAMANLARINA



Niye şaşırdın bre gafil, tankın önüne yattım diye
Sandın ki ilk kurşunda uyacağım emrine

Unutma ki dikilen bendim yedi düvelin önüne
Anafartalar'da, Plevne'de ve dahi Malazgirt'te

Bu cesaret bana atalarımın yadıdır
15 Temmuz tarih değil, bir devrin adıdır

İmanımı zırh yaptım, al bayrağımı kefen
Düştüm istiklalimin peşine bir an bile düşünmeden

Hak dışında korkmam ne talimattan, ne emirden
İyi belle ki kılıcım en Halisdemir'den

İşte bu yüzdendir minnetim Olçok'lara
Vatanı bırakmadılar diye o hain alçaklara

Dilimdeki şehadet şerbetinin tadıdır
15 Temmuz tarih değil bir devrin adıdır
Yüksel Aytuğ - 2016

Gaf kürsüsü
Koskoca TRT ekranına ABD'nin başkenti "Vaşington" olarak yazılmasın mı? Sanırsınız pazarcının portakal tezgahı etiketi...




Zap'tiye
Güney Kore'de fazla çalıştırılan robot kendini merdiven boşluğuna atıp intihar etmiş. Teknolojileri ne kadar ileri olursa olsun Türk işçisi kadar dayanıklısını (!) imal edemezler tabii...

Ne demiş?
"Bacaklarınla tavladığın erkeği gün gelir başka bir kadın yırtmaç farkıyla elinden alır. Kişiliği olmayan kadının dişiliği geçicidir." (Sosyal medyadan)

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA