Eurovision Şarkı Yarışması, yaşattığı rezaletlerle bir "skandallar festivali" havasına büründü. Köşemize sürekli katkı sunan değerli okurum Murat Aydın da bu sözde yarışmanın ipliğini pazara çıkaran bir yorum göndermiş:
"Eurovision Şarkı Yarışması artık öro-vizyonsuz olmuş. İyi ki yarışmaya katılmıyoruz. Bu ne ucubelik? Erkek mi, kadın mı belli olmayan tipler, yine birbirini kayırıp puan veren ülkeler... Sözüm ona şarkı yarışması. Yarışma boyunca diğer ülkelerden toplam 60 puana yakın toplayabilen İsrail'i sözde halk oylamasından gelen puanlarla neredeyse birinci yapacaklardı.
Kısaca; Romanya'yı yarışmadan çekildiği için, Hollanda'yı yaptığı protestodan dolayı, Türkiye'yi de bu yarışmayı 'yok' saydığı için kutluyorum."
Komşudaki esnafa bak
Geçen hafta bu köşede bazı fırsatçı esnafa çokça sitem ettim. Değerli dostum Muharrem Akduman da konuyla ilgili kontra bir örnek vermek üzere komşumuz Yunanistan'da başından geçen olayı nakletmiş:
"Yüksel'ciğim çok güzel bir konuya değinmişsin, tüm okurlar adına teşekkür ederim. Amme hizmetidir bu yaptığın, örnek insan, örnek gazetecisin, kutluyorum seni. Bu gibi olayların yüzlercesi başımdan geçti ve geçiyor. Geçen hafta telefonuma gelen bir mesajı silemedim. Buradaki (Marmaris) bir telefon tamircisine gittim. Aldı telefonu eline, yemin ederim üç tuşa bastı ve 'Tamamdır, borcunuz 200 TL' dedi. Şöyle bir yüzüne baktım, belli ki adamın derdi kavga çıkarmak. Sabah sabah bulaşmayayım dedim, ödedim ve çıktım.
3 gün önce ise Rodos'ta telefonumda bir bağlantı sorunu oluştu. Gittim bir telefon tamir servisine. Önce biraz uğraştı, sonra açtı telefonu ve parçalara ayırdı. Tam 20 dakika uğraştı. Bu arada bana kahve ısmarladı. Sonra verdi bana telefonu. 'Posa Euro?' (Kaç Euro) dedim, 'Miden Euro' (Sıfır Euro) dedi gülerek. 'Efcharisto Poly' (Çok teşekkür ederim) dedim, 'Parakalo' (Rica ederim) dedi.
İşte aramızdaki fark... Sevgiler..."
İnci Taneleri'ndeki tesadüfler
Yıllardır köşemize fikir ve tespitleriyle destek veren sevgili dostum Hakan Eracun bu kez de İnci Taneleri dizisindeki akıl almaz tesadüflere değinmiş:
"VARAN 1: Yıllarca hapis yatıp, çıkınca çocuklarını arayan bir öğretmen, para kazanmak için 16 milyonluk İstanbul'da bir öğrenci buluyor. Tesadüfe bakın ki bulduğu öğrencinin dayısı, aradığı kızının evleneceği adamın arkadaşı çıkıyor.
VARAN 2: Otopark mafyası Özgür, çatışmada yaralanıyor. Gittiği acil servisin doktoru, Özgür'ün iş yaptığı en büyük mafya liderinin üvey kızı çıkıyor.
Ben Azem ve oğlu Özgür'ün yerinde olsam bu şans varken Sayısal Loto oynarım."
HAFTANIN ŞİİRİ
KÜPE
Nasırın derin olsun ki
Emeğe hürmetin olsun
Tarlada terin olsun ki
Harmanda yerin olsun
Duvarda sazın olsun ki
Mecliste sözün olsun
Dünyada cüzün olsun ki
Mahşerde yüzün olsun
Verimli yazın olsun ki
Huzurlu güzün olsun
Kulakta sözün olsun ki
Yürekte izin olsun
Aşık Arifî der ki
Bu sözüm şurda dursun
Gün gelir lazım olur
Kulağına küpe olsun
Aşık Arifî - 2024
Zap'tiye
"Çakma"nın adını "Replika" koyduğumuz günden beri ticari ahlakı mumla arar olduk.
Şeref kürsüsü
E 5 Karayolu İncirli mevkiinde karşıdan karşıya geçmeye çalışan sokak köpeği için tüm trafiği durduran polis ekibine helâl olsun.
Ne demiş?
"Kader, içlerinden birini seçmemiz için kurulmuş büyük bir senaryodur. Sonuç bellidir ama giriş ve gelişme bizim elimizdedir." (İnci Taneleri'nde Azem Hoca'nın sözü)