Türkiye'nin her bilimsel ve teknolojik atağına burun büken, "İstemezük" demeyi muhalefet sanan bildik çevreler, Alper Gezeravcı'nın ilk Türk astronot sıfatıyla uzayda bayrak göstermesini de hazmedemediler doğal olarak. Bu büyük hamleye "Parasıyla turistik gezi" deme gafletinde bulundular.
Gazeteci Cüneyt Özdemir de YouTube programında Alper Gezeravcı'ya yekten "Siz uzay turisti misiniz?" diye sordu. Gezeravcı şahane bir cevap verdi: "İş için parasını ödeyerek Türkiye'den ABD'ye uçtuğunuzda turist mi oluyorsunuz?" Cüneyt Özdemir bile bu sözlerden etkilenip, "Dört dörtlük bir cevap" dedi.
Evet ya, Alper kardeşimiz Uluslararası Uzay İstasyonu'na 12 ayrı deney gerçekleştirmek için gitti. Dünyada herhangi bir laboratuvarda gerçekleştirilemeyecek deneyler.
Ona "turist" diyen kifayetsiz ve iktidarsız muhterislerin zihin çaplarının erişemeyeceği bir başka gerçek ise Gezeravcı'nın çocuklar ve gençler için umut, cesaret ve teşvik objesi haline gelmesi, idol olmasıydı. Onlar NASA'ya ödenen birkaç milyon doların hesabıyla uğraşırken, milyar dolarlarla ifade edilemeyecek bu muhteşem kazanımı görecek halde değillerdi tabii ki... Alper Gezeravcı da bunun altını çizmek için Cüneyt Özdemir'e "Bu yolculuğu örselemek için çabalayanlar aslında kendi çocuklarının geleceğini örseliyorlar" diyordu.
Tabii anlayana...
Yine seçim yine kirlilik
Her seçim döneminde olduğu gibi sokak kampanyaları yüzünden büyük bir israfla birlikte ses ve görüntü kirliliği yaşanıyor. Caddeler, sokaklar, meydanlar afiş ve bayraktan geçilmiyor. Megafonlu parti minibüsleri yüzünden bebekler ve hastalar yataklarından sıçrıyor, çocuklar ders çalışamıyor.
İşin bir de güvenlik bölümü var ki o hepsinden vahim. Üst geçitlere, tünel girişlerine, refüjlere ve döner kavşaklara yerleştirilen dev afiş ve pankartlar yüzünden sürücüler birbirini göremiyor ve trafik büyük bir tehlikeye giriyor.
Ben parti yöneticisi ya da yerel yönetim adayı olsam ve "Bu seçimde hiçbir yeri kirletmeyecek, kimseyi rahatsız etmeyeceğim. Sizlere olan saygımdan dolayı seçim propagandamı sadece medya ve sosyal medya üzerinden yürüteceğim" desem en fazla oyu toplarım.
Rasim Öztekin'i anma gecesi
Aramızdan ayrılışının üçüncü yıldönümü olan bugün; değerli dostum, okul arkadaşım Rasim Öztekin, isminin verildiği İBB Şehir Tiyatroları Beylikdüzü Rasim Öztekin Sahnesi'nde yapılacak özel bir gece ile anılacak.
Gecede Seksenler dizisindeki rol arkadaşları, Rasim'i Seksenler şarkılarıyla anacak. Aydın Sarman'ın piyanosu eşliğinde Burcu Güven, Özlem Türkad, Şoray Uzun, Ayşe Tolga, İlker Ayrık, Berat Yenilmez, Ceyhun Fersoy, Begüm Öner, Onur Dilber ve Hakan Bulut, Rasim ağabeyleri ve ÇYDD Rasim Öztekin Tiyatro Bursu öğrencileri için Seksenler şarkılarını seslendirecekler.
Gecenin tüm geliri de Rasim Öztekin Tiyatro Bursu'na bağışlanacak.
Gaf kürsüsü
Taş Kâğıt Makas'taki doktor "Cezaevi şartlarını düşündüğümde olabilecekleri tezahür dahi edemiyorum" dedi. Sanırım "tahayyül edemiyorum" demek istemişti.
Zap'tiye
Eski koca ve sevgililere hatırlatırım: Bugün Dünya Kadınlar Günü... Bari bugün eliniz kolunuz rahat dursun.
Ne demiş?
"Ekrem İmamoğlu'nun 5 yılda başlayıp da bitirdiği tek bir iş oldu. O da İstanbul'u bitirmek..." (Murat Kurum'un ilginç saptaması)