Geçen hafta Tarkan'ın sansasyonel şarkısı Geççek'in performansını değerlendirirken 'En çabuk sönen Tarkan şarkısı' demiş ve kendimce nedenlerini sıralamıştım. Bu yazıya okurlarımdan büyük destek geldi. Soyadını belirtmeyen Tayfun adlı okurumun yorumu ise bu yöndeki görüşlerin tümünü özetleyecek nitelikteydi:
"Yüksel Bey, Tarkan'ın Geççek şarkısı bence de vasattı. Şarkıya gereksiz anlamlar yüklendi. Medya ise çok üzerine gitti. Adamın bu vasat şarkısını cilaladınız ve CHP'liler durur mu, onlar da sahiplendiler. Fakat şarkı çok vasat. Bir muhalif olarak asla dinlemem. Bir kere dinledim, yeter."
Benim okurum beni de düzeltir
Bu köşenin okurlarına ne kadar teşekkür etsem azdır. İlgileri, vizyonları ve lafını esirgemeyen cesur duruşları ile Yakından Kumanda'nın televizyon dünyasında bir referans noktası haline gelmesinin başlıca sebepleridir onlar. Sadece ekranda gördüklerini, hayatta karşılaştıklarını değil, yeri geldiğinde beni de eleştirmesini bilirler.
Değerli okurum Burak Bulut da geçen hafta Amatör Denizci Belgesi ile ilgili yazdığım yazıya istinaden bir bilgilendirme notu göndermiş. Teşekkürlerimle yayınlıyor ve nezaketi için de ayrıca teşekkür ediyorum:
"Günaydın Yüksel Bey, ADB konusunda yanlış bilgilendirildiğinizi düşünüyorum. 2018 yılından bu yana Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı'nın yürüttüğü 1 Milyon Amatör Denizci Projesi kapsamında amatör denizci eğitimleri verilmekte ve sınavları yapılmaktadır.
Boyu 24 metreye kadar olan özel tekne sınıfında yer alan deniz araçlarını ADB ile kullanabilirsiniz; eğer tecrübenize ve teknenize güveniyorsanız. Örneğin Türkiye'mizden Yeni Zelanda'ya kadar gitmenizin önünde ehliyet anlamında herhangi bir engel yok. İyi çalışmalar dilerim."
Şahane spiker performansları
Geçen hafta bu köşede iki başarılı spor spikeri Kerem Öncel ve Ali Ferahpod'un naklen yayınlardaki harika performanslarını değerlendiren iki ayrı yazı kaleme almıştım. Köşemize sürekli katkı veren değerli okurum Mustafa Ertuğrul da bu yazılara bir ekleme yapma ihtiyacı hissetmiş:
"Yüksel Bey iyi akşamlar, ben de başarılı spikerlere Mehmet Sevinç beyefendiyi eklesek diyorum. Voleybolu, bisiklet turlarını, motorbike'ı onun farklı ses tonuyla dinlemenin hazzı bambaşka. Saygılarımla selamlıyorum."
Okurumuz Mustafa Ertuğrul'un bir başka eklemesi daha var. Geçen hafta "Bu köşenin okurları, sadece eleştirmekle yetinmez, yol göstermeyi, alternatif çözümler üretmeyi de görev sayar" diyerek, emekli müsteşar yardımcısı okurum Yavuz Yüksel'in yorumunu paylaşmıştım. Mustafa Ertuğrul bu yorumu bir adım daha öteye taşımış:
"Yavuz Yüksel'in pahalılığın önüne geçecek çözüm önerileri isabetli. Ekleme yapmak istesem, kırsal kesimde okuyan gençlerimizin çoğunluğu beyaz yakalı olmak istiyorlar. Memleketi için çaba sarf etmeden bu tröstleri yok etmeye çalışmıyorlar. Kolaydan, emek harcamadan kazanca yönelmeleri üzücü. Saygılarımla."
Gaf kürsüsü
Geçen hafta Erman Toroğlu'nun yeni kitabından söz ederken, onunla söyleşi yapıp, bir buçuk yıl o anıların üzerinde çalışarak kitaba dönüştüren yazar ve gazeteci Hamit Turhan'ın adı, ben yazıyı kısaltırken bir editoryal kazaya kurban gitmiş. Kendisinden şahsen özür diledim. Bir kez de buradan belirteyim istedim.
Ne demiş?
"Deterjan reklamlarına bakılırsa en büyük derdimiz nar ve çimen lekesi. Sanırsınız bütün gün çimenlere yayılıp, nar yiyoruz." (Sosyal medyadan)
Zap'tiye
Yanına zor yaklaşılan pastırmanın dilimleri öyle inceldi ki, lens olarak bile rahatlıkla kullanılabilir.