Vatandaşımız her afette olduğu gibi orman yangınlarında da yine elinin erdiğince gücünün yettiğince yardıma koştu, imece yaptı. Ancak aramızda hâlâ yardımın ne olduğunu kavrayamayanların olduğu görüldü. Bölgeye gönderilen yardım paketlerinin içinden yüksek topuklu abiye kadın ayakkabıları çıktı mesela... Düşünün, evini barkını kaybetmiş bir kadın, o kutunun içinden çıkan pembe fiyonklu yüksek topuklu ayakkabıyı gördüğünde ne hisseder?
Lütfen yardım diye elinize her geçeni oralara göndermeyin. Sizin giymediğiniz, kullanmadığınız her eşya yardım yerine geçmez. Aksine moral bozar. Aman diyeyim...
Fekeli'ye çok yakıştı
Atv'de yayınlanan Bir Zamanlar Çukurova dizisinin Fekeli'si Kerem Alışık, yaz döneminde bambaşka bir maceraya atıldı. Kerem'i şimdilerde TRT 1'in yeni reality şov programı Seneye Bu Zamanlar'da sunucu olarak izliyoruz.
Bence Kerem bu format için biçilmiş kaftan. Çünkü programın omurgasını azim, sebat, umut ve iyimserlik oluşturuyor. Eh bizim Fekeli de dizinin hemen her bölümünde etrafındakilere bu erdemleri aşılamıyor muydu? Kim ne zaman sendeleyip, yere düşse hemen yanında bitiyor ve bilge duruşuyla ona umut oluyordu. Üstelik bu programı sunmak için biraz görmüş geçirmiş olmak, hayatın içinde demlenmek, demlenirken biraz felsefe biriktirmek ve bunu kelimelerle iyi ifade edebilmek de gerekiyordu. İşte Kerem için 'biçilmiş kaftan' demem de ondandı.
Program büyük bir emek ve özen barındırıyor. Son derece zahmetli bir çalışma. Azmeden kişinin bir yıllık hayatı adım adım izleniyor ve sonunda istediğini elde edip edemediği yine stüdyoda seyircilerin karşısında belirleniyor. Hem stüdyo içi hem aktüel işler iyi kotarılmış. Dekor tek kelime ile kusursuz. Buna bir de Kerem Alışık sempatisi eklenince keyifli bir seyirlik haline geliyor.
Peki 'seneye bu zamanlar' aynı program aynı ekranda yer alır mı? Orasını Reyting Hazretleri bilir. Yolu açık olsun...
Yolda kalan haberci
Cumartesi günü FOX'un kahvaltı haberlerinde orman yangınlarından son gelişmeleri öğrenmek üzere Köyceğiz'deki muhabir Ali Onur Tosun'a canlı bağlantı yapıldı. Muhabir, yolda motor kaputu açık bir aracın önünden bildiriyordu: "Ne yazık ki aracımız bozuldu ve yolda kaldık. O yüzden yangın mahallinden değil, buradan bildirmek zorunda kalıyorum. Önce aracımızı tamire götürüp, sonra yeniden yangın bölgelerine gideceğiz..."
Bu vesile ile bölgedeki tüm zorlu şartlara rağmen 'canı pahasına' görev yapan tüm muhabir ve kameraman meslektaşlarıma gönülden teşekkür ediyorum.
Rıdvan Dilmen TRT Spor'da
Mart ayında 'spor yorumculuğunu bıraktığını' açıklayarak NTV'den ayrılan Rıdvan Dilmen, önümüzdeki sezon %100 Futbol programıyla TRT Spor ekranlarında olacak. Dilmen'e yeni programında sunucu Erbatur Ergenekon eşlik edecek.
Rıdvan gibi futbolun içine doğmuş, futbolla büyümüş, futbolun oyuncu, teknik direktör, yönetici ve yorumcu olarak hemen her alanında mesai harcamış birinin bu oyundan daha fazla uzak kalacağına zaten ihtimal vermiyordum. Bu nedenle Rıdvan'ın spor yorumculuğunu değil sadece NTV'yi bırakabileceğini düşünmüştüm. Nitekim yanılmadım.
Bir dönem her maçın devre arasında NTV'yi açmayı alışkanlık haline getiren benim gibilerin yeni adresi TRT Spor olacak. Sizi bilmem ama bu rengi ruhsarı solmuş futbol ortamında ben Rıdvan Dilmen'i çok özlemiştim...
Gaf kürsüsü
Ege'de Son Ses adlı yerel bir radyo kanalında gazeteci Murat Karakaş'ın yaptığı mülteci yorumu büyük tepki çekti: "Aslında Ukrayna'dan bayan mülteciler gelse o zaman hepimiz evimizde konuk ederiz. Gidiyor Afganistan sakallı sakallı leş gibi... Ukrayna'dan böyle, ne derler... Neyse tanımı burada kullanmayayım, bayan mülteciler gelse daha güzel olmaz mı?"
Zap'tiye
Yeni doğan kız çocukları için Busenaz'dan daha güzel isim var mı? Anlamı 'nazlı öpücük' değil artık. Güç, azim, kararlılık ve zafer demek...
Ne demiş?
"Asla dizi izlemem. Elin kurgusuna ihtiyacım yok." (Prof. Arif Verimli'nin Armağan Çağlayan'a verdiği röportajdan)