Önce şunu söyleyeyim: Burası özgür bir izleyici platformu. Herkesin görüşünü seslendirmesine izin var. Burada yer verilen görüşlerin tamamı da köşe sahibinin yüzde yüz benimsediği, desteklediği görüşler olmayabilir. Maksat, çok sesliliğe katkıda bulunmak.
Köşemizin daimi destekçilerinden Ramazan Budaklar, eşcinselliğin ekranda giderek daha fazla yer edinmesinden, hatta neredeyse 'dayatılmasından' duyduğu rahatsızlığı dile getirmiş. İşte görüşleri:
"Yüksel Bey, sizin de bahsettiğiniz FOX'taki seyirciye cinsel saldırının ötesinde televizyon ekranlarından izleyiciye eşcinsel bombardıman yapılıyor. Güldürü programlarında sürekli eşcinsel çağrışımları yapan diyaloglar... Dizilerde aşırı erotik ve oyuncuların fazlaca yakınlaştığı 'Cesur' (!) denilen sahneler... Yarışma programlarında eşcinsel jüri üyeleri ve eşcinsel ya da eşcinsel rolü yapan sunucular... Reklamlarda efemine davranışlar gösteren karakterler... Anlaşılan; Türkiye'yi darbelerle dize getiremeyen, Ecevit hükümeti döneminde ve 15 Temmuz'da askeri ve ekonomik olarak çökertemeyenler, ekranlar ve sosyal medya yolu ile Türk/Müslüman aile yapısını değiştirmeyi, dönüştürmeyi ve zehirlemeyi hedefliyorlar... Kadın ve aileden sorumlu bakanlıklara, RTÜK kurumuna ve genelde hükümete büyük görev düşmektedir. Uyanık olmalıyız her alanda, her anlamda..."
Bu nasıl anma?
Değerli meslektaşım ve köşemizin vazgeçilmez tedarikçilerinden Tansu Sarı kardeşim, TRT Müzik'te Taner Şener'in anısına yapılan programı topa tutmuş:
"Geçtiğimiz pazar günü (30 Ağustos) TRT Müzik kanalında ölüm yıldönümü dolayısıyla Taner Şener'in Anısına programı vardı. Ancak Taner Şener'den çok, dış ses Talha Sayar ön plana çıkarılmıştı. Ayrıca Taner Şener'in 'Hakkını Helal Et Askerim Ana' ve 'Yağdır Mevlam Su' şarkıları yoktu. Şarkıların bandı girerken devamlı Talha Sayar konuşuyordu.
Hatta Taner Şener'in kendi yazıp bestelediği 'Bir Çift Sevdalı Bakışın' şarkısında bile.... TRT Müzik acaba Taner Şener şarkılarını 30 Dakika programı içinde veremez miydi? TRT Müzik büyük usta Taner Şener'i anarken anısına saygısızlık etti ve bu televizyonculuk tarihine bir skandal olarak geçti."
Bu ekranlardan bir Mehmet Ali Birand geçti
Bir başka değerli meslektaşım Cengiz Tağtekin'in bir dönem birlikte çalıştığı merhum Mehmet Ali Birand'la ilgili anısını 'mesleki bir not' olarak bugüne düşmeyi uygun buldum:
"Sevgili Yüksel, bir gazetecilik anımı seninle paylaşmak isterim. CNN Türk'te editör olarak görev yapıyordum. Üstadımız Mehmet Ali Birand, haber programını yapmak için stüdyoya yürürken önümden geçiyordu. Ekip arkadaşlarına o gün Türkiye'ye gelen dönemin ABD Dışişleri Bakanı Condaleezza Rice ile ilgili ekrana verilecek başlığı söyledi. 'Condaleezza Rice geldi ne oldu?' Bunu duyan ben latife olsun diye 'Condaleezza Rice geldi 'DE' ne oldu?' dedim. Öyle bir 'DE' ekledim ki ancak espri olur. Peki Birand söylediğimi duyunca ne yaptı biliyor musun? 'Başlığı Cengiz'in dediği gibi yazın' dedi. Ekrana o 'Condaleezza Rice geldi De ne oldu?' başlığı gelince de CNN Türk çalışanları arasında bir dalgalanma oldu. Yayıncılık refleksiyle o 'DE eki fazla olmuş. Kesin hata var' dediler. Bilmiyorlardı ki Birand'ın, Cengiz diye bir çalışanın latifesini ekrana taşıyacağını. Demem o ki, böylesine kendine güvenen ve anlık espriyi ekrana yansıtmaktan çekinmeyen bir haberci bu dünyadan geçti. Bu vesileyle şahsında Birand'a bir selam göndermek istedim. Sevgiler kardeşim."
Gaf kürsüsü
Sigorta şirketi reklamında dış ses, firmanın hizmetlerini ballandıra ballandıra anlatıyor. Ama o sırada doktor, hasta ve hastabakıcı hastanenin içinde maskesiz ve dip dibe yürüyor.
Zap'tiye
En iyisi uzaktan eğitim. Nasıl olsa mezun olunca da evde oturup bütün gün televizyona bakacaklar...
Ne demiş?
"Aslında TV8'i Acun'dan önce ben alacaktım..." (Seda Sayan'ın Haber Global'de yayınlanan 40 programındaki sözleri)