Geçen hafa RTÜK, dizilerini devam ettiren kanal ve yapımcılara teşekkür etti. Çünkü herkesin eve kapandığı bir dönemde milletin tek eğlencesini devam ettirebilmek adına son derece fedakarca davranıp çalışmalarını sürdürüyorlardı.
Bu anlamda diziciler de tıpkı sağlık çalışanları gibi alkışı hak ediyorlar.
Diziler ve programlar salgın yüzünden birer birer paydos ederken, atv yönetimi ise son derece fedakarca davranarak tüm dizi ve programlarına devam etme kararı aldı. Herkesin evine kapandığı ve televizyonun tek eğlence alternatifi olarak kaldığı şu kritik günlerde atv'nin sevilen dizileri, yarışmaları ve gündüz kuşağı programları izleyicilere 'hizmet' vermeye devam edecek.
Hafta sonu Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz dizisinin akıbetini merak edip Oktay Kaynarca'yı aradım.
"Nasılsınız, ne yapıyorsunuz, devam edebiliyor musunuz sete?" diye sordum. "Şimdilik ediyoruz. Bu haftaki bölümü bitirebilmek için olağanüstü çaba harcıyoruz. Gelecek hafta Allah kerim. Ama bize dizinin çekilmeyeceği, paydos edileceği yönünde hiçbir talimat gelmedi" dedi. "Peki nasıl önlemler aldınız?" diye sordum. Yanıtladı: "Kapıda 24 saat ambulans bekliyor. Sete girip çıkarken her türlü hijyen önlemini alıyoruz. Birbirimizle mesafe bırakıyoruz.
Her yerde dezenfektanlar var, sık sık kullanıyoruz." Bu arada en ilginç çözüm Gülse Birsel'den geldi. Geçen hafta Jet Sosyete'nin yeni bölümünün çekimleri sırasında Koronavirüs kurbanlarının sayısı birdenbire artınca, çalışmalara son verildi.
Birsel, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada tüm karakterlerin evde kostümlerini giyip, makyajlarını yaparak tekstte yer alan kendi bölümlerini oynayacaklarını, çektikleri görüntüleri kurgu için göndereceklerini, bunların montajlanarak bölümün tamamlanacağını söyledi. Bu ilginç bölüm 15 Nisan'da ekrana gelecek. Merakla bekliyorum...
NOT: Sizin de fark ettiğiniz gibi herkesin televizyona odaklandığı şu günlerde köşemizin hacmi de arttı. Yakından Kumanda olarak bu da bizim okurlarımıza 'Kötü gün dostluğumuz' olsun.
Farkı gördünüz mü?
Basın toplantısında NBC muhabiri, kürsüdeki ABD Başkanı Donald Trump'a "Panik halindeki halka ne söyleyeceksiniz?" diye sorunca, Başkan'dan hiç beklemediği bir yanıt aldı: "Senin berbat bir muhabir olduğunu..."
Bu diyalog bana geçen hafta Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ile BBC Türkçe muhabiri arasında geçen diyaloğu hatırlattı. Genç kadın muhabir, basın toplantısı sırasında "Bir dahaki sefere bize mikrofon verirseniz böyle uzaktan bağırmak zorunda kalmayız" diye çemkirmiş, yüce gönüllü Bakanımız ise "Tamam kızım, kusura bakma" diye cevap vererek hepimizin sevgi ve takdirini kazanmıştı.
Vicdanını, hoşgörünü, soğukkanlılığını krizin en derinleştiği anlarda bile muhafaza etmek... İşte 'Koca' bir fark...
Yakından Kumanda Uzaktan Eğitim
Salgın yüzünden kapatılan okullardaki öğrencilerin derslerinden geri kalmaması için televizyon ve internet üzerinden eğitim-öğretim başladı. Milli Eğitim Bakanlığı'nın yeni sistem için bulduğu isim ise bu köşenin okurları için hiç de yabancı değil: Yakından Kumanda Uzaktan Eğitim...
TAVSİYEM VAR
Bu köşeyi 20 yıla yakın bir zamandır 'Yakından Kumanda' adıyla sizlere sunmaktayım.
Ne mutlu bana ki, bu zor günlerin en önemli projesi, isim olarak bu köşeden ilhamını alıyor. Bakanlık'tan telif isteyecek halim yok tabii ki. Bu gurur bana uzun süre yeter.
Öncelikle bu hizmeti bir hafta gibi kısa bir sürede organize eden Milli Eğitim Bakanlığı ve çözüm ortağı TRT kurumuna 'vatandaş' Yüksel Aytuğ olarak şükranlarımı sunuyorum. Ülke olarak çok acı, çok felaket yaşıyoruz belki ama manevra kabiliyetimiz, organizasyon yeteneğimiz de o oranda artıyor belli ki. EBA eğitim sisteminin çok daha iyi işlemesi için bir-iki küçük tavsiyem de olacak. Öncelikle ilkokul kanalında konuların çok hızlı anlatıldığını gözlemledim.
Çocuklar anlamakta güçlük çekebilir. 20 dakika içinde 6 konu işleneceğine, 4'e indirilip öğrenciler tarafından özümsenmesi sağlanabilir. Bir de sorulan sorunun ardından, öğretmen ekran başındaki çocukların yanıtlaması için gereken süreyi göz ardı edip hemen yanıt veriyor. Biraz 'es' verilmesinde fayda var.
Eminim bu küçük eksiklik ve aksaklıklar, zamanla ortadan kaldırılıp sistem 'mükemmel' bir hale gelecektir.
Bir de okurlarımdan çok önemli bir ricam var: Malum, dersleri internet üzerinden izlemek isteyen öğrencilerin yoğun katılımı nedeniyle internet hizmetinde ağırlaşma ya da aksaklıklar meydana gelebiliyor. Lütfen bir süreliğine saat 09.00-17.00 arasında interneti lüzumsuz yere meşgul etmeyelim. Azıcık sosyal medya diyeti yapalım ki, çocuklarımız derslere kolaylıkla ulaşabilsin.
Yağdır Mevla'm su!
Ellerimizi yıkıyoruz, kapı kollarını sirkeli su ile siliyoruz, yerleri çamaşır suyuyla ovuyoruz, arazözler sokakları ilaçlı su ile yıkıyor. Bunlar, koronavirüs belasını def etmek için gerekli. Ancak bir başka tehlike de kapıda bekliyor. Uzmanlara göre koronavirüs önlemleri için harcanan ekstra miktarlar nedeniyle ortalama su tüketimimiz yüzde 25 oranında artmış.
Malum, kurak bir kış geçirdik. Barajlarımız yaz için şimdiden tehlike sinyalleri veriyor. Buna bir de salgın için harcadığımız fazladan su eklenince durum iyice vahim hale geldi. Hep birlikte yağmur duasına çıkacağımız günler yakın gibime geliyor.
Zap'tiye
İtalya'da insanların eve kapanmasının ardından Venedik kanallarını yunus ve kuğuların doldurması, İstanbul'un hava kalitesinin yıllar sonra 'İyi' olarak ölçülmesi size de bir şeyler anlatmıyor mu? Evli evine, köylü köyüne...
Ne demiş?
"Benim bu maskeyi 4 saatte bir değiştirmem lazım. Ama bende sadece bir tane kaldı. Hastanemizde şu anda yapay kalp var ama maske yok." (Paris'te görev yapan bir doktorun çaresizliği)
Gaf kürsüsü
Hacı Sabancı'nın kondisyon bisikletiyle spor yaparken çekilmiş fotoğrafının altına, bir takipçisi "Spor bahanesi ile dışarıdasınız, pes" diye yazınca, Sabancı cevap verdi: "Merak etme şampiyon, evdeyim." (Takipçi, yalının rıhtımını halka açık Boğaz sahili sanmıştı)