Ekrana gelen dizi ve filmlerin alt yazı ile yayınlanması yönünde özellikle duyma engelli izleyicilerimizden gelen talepleri sayısız kez bu sütunlarda seslendirdim. Gelin görün ki, 'Sağır sultan' bile duydu ama birkaçı dışında televizyon kanallarından aldıran olmadı. Okurumuz Fatma Gülseren Kuşadalı ise kimsenin kayıtsız kalamayacağı son derece zarif bir mesajla bu isteği bir kez daha yinelemiş. Umarım bu kez adresine ulaşır.
"Yüksel Aytuğ Beyefendi, günlük gazetenizi heyecanla bekliyorum ve ilk olarak güler yüzünüzle sizi görüp ben de sizi selamlıyorum! Önce kendimi tanıtarak başlayayım: 82 yaşında bir anneanne ve babaanneyim. Mutluyum, evlatlarımla beraberim, devamlı kitap ve gazete okumak, yaşamla ilgimi kesmemek en büyük çabam. 'Yaradılanı seviyorum Yaradan'dan ötürü'. Yazılarınızı okumak en büyük zevkim. Çok önemli noktalara parmak basıyor, adeta içimdekileri okuyorsunuz. İçim aydınlanıyor. Şüphesiz ki kötü şeylere üzülüyorum ama yaşam böyle bir şey, acı-tatlı devam ediyor.
Vaktinizi almak istemiyorum. Efendim, yaşım icabı artık duymakta zorlanıyorum, kulaklık kullanıyorum fakat bütün bu imkanlara rağmen sesleri duyuyor, algılama yapamıyorum. Anlayamamak, herkesle birlikte aynı tepkileri verememek (ağlamak veya gülmek gibi) beni üzüyor ve dışlanmış gibi hissetmeme sebep oluyor. Televizyonda sadece yabancı filmleri -tabii eğer sinema kanalındaysa- alt yazılı olarak izleyebiliyorum. İstiyorum ki yerli yapımları da aynı konforla seçerek izleyebileyim. Ne yazık ki böyle bir imkan yok. Yazılarınızda biz yaşlıların bu isteklerine tercüman olursanız çok mutlu olurum. Alt yazılı olsa da güzel yapımlarımızı seyretme imkanı doğsa ...Çok sevineceğiz inanın...Vaktinizi aldım. Beni hoşgörün, size sağlık, afiyet, güzel günler diliyorum. Allah'a emanet olun efendim. Sevgilerimle..."

***

TRT'ye öneri
Bu köşedeki ısrarlı yazılarımız sonucunda TRT nihayet son derece değerli görsel arşivinin farkına vardı. TRT arşivinin dileyen izleyiciyle paylaşıldığı bir dijital arşiv oluşturuldu. Ayrıca başta TRT Müzik olmak üzere unutulmaz konser ve klipler de siyahbeyaz haliyle TRT'nin çeşitli kanallarında izleyici ile buluşmaya başladı. Bence artık sıra Türk televizyon tarihine damga vurmuş, kilometre taşı olmuş eski dizi, film ve programların yer alacağı TRT Retro kanalına geldi.
Okurumuz Mesut Bilginer'in de bu konuda kuruma bir önerisi var. Mesut Bey şöyle diyor: "Yüksel Bey, TRT'nin arşivinde çok güzel filmler ve polisiye diziler mevcut. Bunları bir kuşak halinde yayınlasalar izlenmez mi? TRT 2'deki film kuşağı gibi. Saygılarımla."

***

Yatak reklamını köpürtmek...
Geçen hafta bizim Zap'tiye kutucuğunda "Yatakta çok iyiyiz cümlesiyle başlayan yatak reklamı kıyamet alameti olabilir mi?" diye sormuştum. Köşemizin kıdemli okurlarından Ramazan Budaklar, ironiyi geliştirmiş:
"Yatak reklamının sloganı iddialı olabilir ama fiyatlar konusunda tüketiciyi tedirgin eden yanı da yok değil hani. Müşteriyi yatağa atmasınlar? :) :) Bu reklama sadece RTÜK değil, Tüketici Hakları Derneği ve diğer bilumum dernekler de karışabilir... Ceza yeseler de adından söz ettirmiş oldular!"

***

Ne demiş?
"Sabiha Gökçen Havalimanı'nda simit 8 lira. Eşim çok istedi, alıp almamak için vicdanımla büyük mücadele verdim..." (atv'nin hafta sonu kahvaltı haberlerini sunan İbrahim Sadri'nin sözleri)

***

Gaf kürsüsü
Kelime Oyunu yarışmacısı, iki harfi çıkan 'kombinezon' kelimesini tahmin etmek isterken yanlış yola saptı: "Kombin don?"

***

Zap'tiye
Şu meşhur "Dönerse senindir, dönmezse zaten hiçbir zaman senin olmamıştır" sözünün zamane versiyonu: "Dönerse senindir. Ben kendime pide söylemiştim."