Türkiye'nin en iyi haber sitesi
YÜKSEL AYTUĞ

Ödül öyle değil böyle verilir

Günlerdir, yüreğimizi kanatan, vicdanımızı sızlatan Nobel Edebiyat Ödülü'ne isyan ediyoruz. Her ne kadar demokrasi ve insan hakları savunucusu(!) batılıların sesi soluğu çıkmasa da, Srebrenitsa katliamını inkar eden ve Sırp savaş suçlularını savunan Avusturyalı yazar Peter Handke'ye verilen ödül, Nobel'in saygınlığını da tüketti.
İşte bu isyanın sürdüğü günlerde verilen Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Büyük Ödülleri, adeta tüm dünyaya 'ödül kriterleri dersi' verdi. Tüm ödüller yerli yerinde ve 'tam isabetle' hak eden sahiplerini bulurken, 10 ödül sahibinin de en önemli ortak paydası, toplumun 'tüm değerlerini ve farklılıklarını' sanat potasında eriterek, kültür/sanatın 'birleştirici' gücünü kimi zaman kalemle, kimi zaman gitar penasıyla, kimi zaman da hat kamışı ya da resim fırçasıyla ellerinde tutuyor olmalarıydı.
İçlerinden bir örnek vereyim:
40 yıldır müzik kültürümüze hizmet veren MFÖ, artık bir grup değil 'müzik ekolünün' ismiydi. Tasavvuftan rap'e, o kadar geniş bir yelpaze ile gönüllerimizi serinlettiler ki, Sufi'si de, Ali Desidero'su da aynı ritme alkış tuttu. İsmail Küçükkaya'nın FOX Kahvaltı Haberleri'nde sunduğu MFÖ'ye ödül haberinin ardından, "Keşke bu ödülü daha önce, 3-4 yıl önce verselerdi.
Bu kadar sevineceklerini bilselerdi..." şeklindeki hem Cumhurbaşkanlığı makamını, hem ödülü, hem de MFÖ'yü aşağılayan yorumunu ise tek kelime ile 'ayıp' olarak değerlendirdim.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Külliye için "Milletin evi olacak" demişti. Perşembe akşamı ödül töreni için oraya gelenler bu sözün haklılığına kendi gözleri ile şahit oldular. Mütevazı ev hanımları ile coşkulu öğrenciler, ünlü sanatçılar ile yan yana oturup ortak değerlere 'birlikte' alkış tuttular. Aslında görüp de takdir ettiğim şey, 'olması gereken'di.
Bu ülkeyi bölüp kutuplara ayırmak adına bize 'normali' bile özletenlere yazıklar olsun...

Güzelliğin Portresi
Gerilim-korku türünü pek sevmem. Zira hayatımdaki gerilimin bana yettiği inancındayım. Üstelik bizim yerli korku filmleri sürekli üç harflilere sığınıp durur. Ancak bugün seyirciyle buluşacak BKM yapımı Güzelliğin Portresi beni adeta içine hapsetti. Pınar Bulut, Kore orijinli olan ve finalinde izleyiciyi darmadağın eden sürprizli senaryoyu harika uyarlamış. Umur Turagay kusursuz yönetmiş. Burçin Terzioğlu, Birkan Sokullu ve Serkan Keskin'in kalburüstü oyunculukları, harika rejisi, görselliği ve nefes kesici kurgusu ile Güzelliğin Portresi, dünya standartlarını tutturan bir gerilim-korku-polisiye filmi olmuş. Bu türe ilgi duyanlara "Vay canına bizde de böylesi çekilebiliyor muymuş?" dedirtecek filmi içtenlikle tavsiye ediyorum.

Başka elbiseleri yok mu?
Müge Anlı, atv ekranlarındaki Güven Bana adlı yarışma programını sunarken her hafta aynı kostümü (siyah tunik/ etek) giyip saçlarını aynı şekilde yapıyor, aynı makyaj türünü kullanıyordu. Kim Milyoner Olmak İster?'i sunan Kenan İmirazlıoğlu'nu da sürekli aynı kostümle (siyah takım elbise, beyaz gömlek, siyah kravat) izliyoruz. Seyirciler bu durumu çok merak etmişler. Yakından Kumanda'ya sürekli "Başka elbiseleri yok mu?" soruları geliyor.
Efendim var tabii, olmaz mı... Gelin görün ki bu yarışmaların bölümleri, farklı günlerde çekilen parçaların birbirine montajlanması sonucu oluşuyor.
Bu nedenle görüntüde 'devamlılık' sağlanması adına sunucuların aynı görünmek için aynı kostümleri giymesi gerekiyor.
Mesele bundan ibaret.

Gaf kürsüsü
CHP Genel Başkanı Veli Ağbaba'nın Diyarbakır'da evlat nöbeti tutan anneler için söyledikleri affedilir gibi değildi: "O anne diyor ki 'Hakkımı helal etmiyorum.' Acaba dağda PKK'nın elinde bulunan çocuğun sana hakkını helal edecek mi?"

Zap'tiye
Ağrı Belediye Başkanı Savcı Sayan "Herkes aslında Ağrılıdır. Ataları Nuh'un gemisiyle kurtuldukları için Obama ve Trump da Ağrılıdır" demiş. Aslen nereli olduklarını bilemem ama başkanlıkları döneminde bize çokça 'ağrı' çektirdikleri kesin

Ne demiş?
"Siyaset ile sanat birbirine uzak kutuplardaymış gibi görülür. Ama gönülden yapılan her iş, sanattır. Biz siyaset sanatı icra ediyoruz." (Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ödül törenindeki konuşmasından)

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA