Televizyon reklamlarında yeni bir moda başladı; bir yandan kendi ürününü överken, aynı zamanda rakip firmanın ürününü yerin dibine batırmak.
Örneğin, yeni bir çamaşır deterjanı markasının reklamında dış ses "Makine üreticilerinin tercihi..." diye söze girmeye çalışırken, ev hanımı teyzemiz dalgasını geçiyor. "Ne yani?
Benim çocuğumun kıyafetlerini nasıl lekelediğine, onun nasıl çıkacağına makine mi karar veriyor?
Güleyim bari" filan deyip bu yolla reklam yapan rakiplerini taca çıkartıyor.
Soğuk çay reklamında rol alan Cengiz Bozkurt ise, bir zamanlar Tarkan'ın rol aldığı gazlı içecek reklamına göndermede bulunup Megastar'ın reklamıyla dalga geçerken, soğuk çayı tercih edenler ise "Biz kolaya kaçmıyoruz" diyerek, gazlı içecek firmalarını açığa düşürüyorlar.
Televizyon ve sosyal medya 'birbirine çakmak için pusuda bekleyenlerin' mecrası haline gelince, reklam metin yazarları da bu trende kayıtsız kalamamış anlaşılan.