Survivor'ın daha ilk bölümünü izler izlemez 'Bu yarışma karakolda biter' diye yazmıştım. Çünkü bazı yarışmacılar adeta birbirlerine 'bilenerek' adaya gelmişlerdi.
Gönüllüler ekibinin üyeleri, henüz uçaktan inip üstü açık kamyonla adalarına giderken kapışmışlardı.
İlerleyen zamanda 'Semih faktörü' daha baskın bir şekilde ortaya çıktı. Adaya 'beyin ameliyatı yapmak için' geldiğini söyleyen Semih, daha önce katıldığı Ütopya yarışmasındaki 'tahrik etme ve usandırma' taktiğini başarıyla(!) uygulayıp 'kurbanlarını' seçmeye başladı. Sonunda en masum ama öfke kontrolü en az yarışmacı Zafer'i diskalifiye ettirmeyi başardı. Olay üzerine Semih, diğer adaya gönderilip 'Ünlü' oldu. Yani aslında ödüllendirildi.
Semih konusundaki düşüncelerim çok net. Bir ceza davasında bile mahkeme heyeti karar verirken 'ağır tahrik' unsurunu göz önünde bulundurur. Tabii ki şiddete meyleden Zafer'in eylemini hiçbir gerekçe haklı gösteremez.
Ama Semih'in adaya geldiği günden bu yana Gizem Kerimoğlu dışında geri kalan herkesin düşmanlığını kazanacak kadar 'becerikli'(!) olmasının da bir yaptırımı olması gerekirdi.
Semih, şimdilerde Ünlüler adasında 'balayı' yaşıyor.
Adeta bir sevgi pıtırcığı gibi herkesin yardımına koşuyor, muhabbet ediyor, teselli veriyor.
Zayıf yarışmacılar da onun 'koruyucu oy şemsiyesi altına girebilmek için' etrafında pervane oluyorlar.
Hele ki Nagihan'ın konseyde Semih'in kendi takımlarına geçmesini "Kucağımıza bomba bırakıldı" diye açıklayıp iki saat sonra Semih'e "Senin takımımıza katılmandan büyük mutluluk duyuyorum" demesi gerçekten de ibretlikti. İşte yeni kehanetim: Bu cicim ayları da fazla uzun sürmeyecek. Semih, 'kelle almaya' devam edecek.
BAŞARININ FORMÜLÜ
Aslında Survivor'a bu denli ilgi göstermem ve ciddiye almamın sebebi, önümde bedavadan bir 'toplumsal laboratuvar' kurulması. Yarışma adeta bir kamuoyu araştırma şirketi gibi çalışıyor. Her hafta gönderilen oyları eğer doğru analiz ederseniz; Türk halkının karakteristik özellikleri, talep ve alışkanlıkları konusunda değerli bir veri bankası oluşturabiliyorsunuz.
Bu yönüyle özellikle siyasetçilerin bu yarışmayı takip etmelerinde büyük fayda var.
Bu haftaya kadar elde ettiğim en önemli çıkarıma gelince...
Türk halkı her şeyden önce 'doğruluk ve istikrara' oy veriyor. Bugün Türkiye'de en çok oy alan partiye gönül verenlerin en önemli sloganının 'dik dur eğilme, milletin seninle' olması da bunun kanıtı. Survivor'da bugüne kadar seyirci oylarıyla haftanın birincisi olan karakterlere bir göz atalım: Atakan, Yattara, Semih, Tuğba, Gizem...
Hepsinin ortak özelliği ne? Yalpalamamaları, dik durmaları, adaya geldikleri günkü gibi olmaları...