Akademisyenlerin altına imza attığı o garip bildiriyle ilgili tartışmaların hız kazandığı salı günü, bu sütunlarda kaleme aldığım 'İşte bu da benim bildirim' başlıklı yazıya, okurlarımız büyük bir coşkuyla sahip çıktı. İşte köşemize ulaşan binlerce yorumdan birkaçı:
"Belli ki elinde silah tutanla barış olmaz' demişsiniz. Olmaz tabii... Ayrıca neyin, kiminle kimin barışı? Bir tarafta hastane, okul, elektriksu- kanalizasyonu birilerinin ayağına getiren devlet, öbür tarafta birileri tarafından kullanılan hainler... O hainler unutmamalıdır ki, onları kullananlar ilk onları yok ederler, çünkü onlar haindir. Yazıya ilave olarak 'Hainle barış olmaz' demek istiyorum." (Osman Müftüler)
"Eline, kalemine, beynine sağlık kardeş. İhanet içindekileri görmek için Gençliğe Hitabe'ye bakmak yeter. Bunlar aymaz bir ihanetin içindeler. Sonuna kadar bu yazının altına imza atarım." (Muharrem Anse)
"Yüksel Bey, bugün yayınladığınız bildiriye gururla ve gözyaşları ile imza attığımı bildirmek istiyorum. Sizin de dediğiniz gibi, bu ülkenin gerçek vatandaşları; hem canını dişine takarak göğsünü vatana siper eden asker ve polisimizin, hem de gerçek terörü lanetleyen böyle bildirilerin arkasında. Allah, güvenlik güçlerimizden ve sizden razı olsun." (Hüsnü Ekmekci)
"Selam Yüksel Bey, inanın teşhisiniz çok güzel. Kendi vicdanınız, aklınız ve mantığınızı kullanmak sizi siz yapıyor." (Salim)
"Sayın Aytuğ, ne diyeceğimi bilemiyorum. Boğazım düğüm düğüm, hislerimize tercüman olmuşsunuz. Kaleminize, yüreğinize sağlık." (Şerife Uyanık Küçük)
"Güzel ve yiğit yüreğiniz kaleminize akmış, bildirinizi yazmışsınız. Ağlattınız beni. Sizin gibi insanlarımız var oldukça sırtımız yere gelmeyecek. Yaşasın insanlık, yaşasın memleketimiz. Sevgiyle kalın, sağ olun, varolun. Haşmet Babaoğlu'na çok selamlar, o da yüreği çok güzel bir abimizdir." (Neslihan Kara)
"Yazı içindeki acı bir gerçek ama tarifi dokunaklı olmuş. Ben bu bildiriyi gözyaşım ile imzalarım. Kahpeleri sevindirmemek için istemeden de dökülen gözyaşlarının, yetimlerin hesabını Allah'ım ahirete bırakmasın. Artık benim dayanacak gücüm kalmadı. İnanın haber kanalı açmaya korkuyorum. her namaz sonrasında dualarımı güvenlik güçlerimize gönderiyorum. Umarım son bulur da, ülkece ferahlarız..." (Uğur Demirci)
"Yüksel Abim, şu anda sana bu satırları zar zor yazıyorum. Çünkü bildirini okuduktan sonra hâlâ gözlerimden yaş akıyor vallahi. Bildirine imza atmak mı? Ben bir Mardinli olarak yazdıklarına kanımla imzamı atarım. Allah, senin gibi insanları korusun ve çoğaltsın inşallah. Selametle abim..." (Bülent Akbulut)
"Sayın Yüksel Aytuğ, bugünkü yazınızı okuyan 70 yaşındaki annem, işten geldiğimde ağlayarak bana dedi ki; 'Kızım ne olur Yüksel Bey'in sitesine gir ve onu tebrik ettiğimi, alnından öptüğümü yaz.' İşte bu da bizim bildirimiz. Tüm duygularımıza tercüman oldunuz. Teşekkürler. Annem Zuhal Din, ben Ayşe Yirmibeş. Biz bir ölür, bin doğarız vatan uğruna.
Saygılarımla."