SİZE göre yılın en güldüren adamı kim?
Cem Yılmaz mı, Şahan Gökbakar mı, yoksa Ata Demirer mi?
Bana göre hiçbiri değil. Bu yıl benim yüzümü en çok güldüren, BKM'nin patronu Necati Akpınar...
Bu yıl iki filme çok güldüm.
İlki; Hükümet Kadın 2 idi. Diğeri de, altında yapımcı olarak yine BKM ve Necati Akpınar'ın imzasının olduğu Düğün Dernek...
Buna bir de sanatsal açıdan hepimizin yüzünü güldüren Kelebeğin Rüyası'nı ekleyin; etti mi size üç? Daha sırada Eyyvah Eyvah 3 var. Ne diyeyim? Allah da seni güldürsün Necati Akpınar...

BİZİM JIM CARREY
İddia ediyorum; Ahmet Kural eğer ABD'de doğup büyüseydi, dünya şimdi Jim Carrey'nin yerine onu konuşuyor olurdu.
Adamın yüzü 'mimik sergisi' gibi. Hiçbir şey yapmadan sadece 'kaşlarıyla' oynasa, hamilelere gülmekten çocuğunu düşürtür.
Murat Cemcir ile beraber modern Kavuklu-
Pişekar gibiler. Son derece 'doğal' bir komiklikleri var. Bu yetenek bir de zekice yazılmış senaryo ve diyaloglarla desteklenince, ortaya insanda gam keder bırakmayan Düğün Dernek gibi şahane bir film çıkıyor.
İkili, Çalgı Çengi filmi ve hemen ardından gelen İşler Güçler dizisiyle zaten fenomene dönüşmüştü. Düğün Dernek ise bir 'komedi ekolü' haline geldiklerinin sertifikası oldu. Bu ikiliyi tamamlayan üçüncü isim Sadi Celil Cengiz'in neden son projelerde kadro dışı bırakıldığını ise magazinci dostlarımın ilgisine havale ediyorum.
Filmin en büyük sürprizi ise BDP'li Sırrı Süreyya Önder'in Sivaslı otel sahibi rolüyle kamera karşısına geçmesi. Önder'in oyunculuk performansı gerçekten de parmak ısırtacak düzeyde.

NETİCE DEĞİL HATİCE
Düğün Dernek'i gerçekten 'film' kılan ise bu ikilinin dışında kalan iki 'dev' performans. Rasim Öztekin, şanına yaraşır oynamış. Ama bir Devrim Yakut var ki, aman aman... Doğum yerim Hafik ama ben bu kadar sağlam Sivas şivesini Sivas'ta bile duymadım! (Neredeyse hepsi İstanbul'a göçtüğü için mi acaba?) Gözüm, filmin her karesinde 'Hatice'yi aradı. Yani film boyunca beni neticeden çok 'Hatice' ilgilendirdi!
Tamamı Sivas'ta çekilen film, bizim hemşehrileri yakından ilgilendiriyor. İstanbul'da nereden baksanız 3 milyon Sivaslı bulunduğuna göre, gişe açısından 'akıllıca' bir yatırım olduğu söylenebilir. Hele Murat Cemcir'in bir lafı vardı ki pek güldüm: "Sivas nire, Roberto Carlos nire derdim eskiden. Ama bu Sivas tuhaf bir yer. Şimdi Roberto Carlos'la sokakta otopark kavgası yapıyorum..."
Havalar iyice bozdu. Bu hafta sonu içini ısıtıp kasvetten kurtulmak isteyenlere en iyi ilaç Düğün Dernek...