Ben hayatımda böyle fanatik, böyle tutkulu, böyle kemik bir izleyici kitlesi ne gördüm, ne duydum. TV 8'de yayınlanan Bay Tahmin'in izleyenleri kendi aralarında adeta bir tarikata dönmüş, cuma geceleri hep birlikte 'hu' çekiyor!
Düşünün, program saat 01.00'den önce yayına girmiyor. (Okan Bayülgen program yaparken 02.20'de yayına başladıkları bile olmuştu) Ama seyirci hangi saatte yayınlanırsa yayınlansın, oturup bizim Edi ile Büdü'yü yani Murat Özarı ile Fikret Engin'i baştan sona izliyor.
Nasıl izlemesinler ki?
Spor programı değil; değme stand-up gösterilerine taş çıkartan bir şov.
Ama bizimkiler metin yazıp saatler boyu hazırlanmıyorlar. Her şey program esnasında doğaçlama gelişiyor. Öyle olunca daha 'sahici' ve 'samimi' görünüyor.
İzleyicilerinin ne derece fanatik olduğu ise programa gönderdikleri mesajlardan belli oluyor. Geçen cuma bir hanım seyirci şöyle yazmıştı: "Kıvanç'ı izleyen değil, Bay Tahmin'i bekleyen bayanlardanım..."
Zira o sırada Kanal D'nin Beyaz Show'u, aralarında Kıvant Tatlıtuğ'un da bulunduğu Kelebeğin Rüyası filminin oyuncularını ağırlıyordu.
BOYUNUN ÖLÇÜSÜNÜ ALDI
Program sözde futbol bahis tahminleri yapıyor ama kimin umurunda!
Millet müthiş güldürü şovunu bekliyor. Hatta aralarında "Boş verin tahmini filan, aranızda muhabbet edin yeter" diye mesaj gönderenler bile var.
Dedim ya, programda her şey aniden gelişiyor. Tam maç kritiğinin orta yerinde Murat ile Engin başlıyorlar boy tartışmasına. Engin "Ben 1.78'im diyor", Murat "Güldürme beni kardeşim. Ben 1.68'im, sen en fazla 1.70 filansın" diye çemkiriyor. Ardından ayağa kalkıp yan yana duruyorlar. Kimse karar veremiyor.
1.60 boyundaki kameramanı çağırıp birlikte poz veriyorlar. Tartışma dakikalar boyu sürüyor... Derken, Murat Özarı'dan ilkokul seviyesi bilmeceler geliyor: "40 tonluk TIR'ı tek elle kim durdurabilir? Heh he he... Bilemediniz değil mi? Trafik polisi durdurur..."
Yetmiyor, araya en soğuğundan iki adet Özarı fıkrası sıkıştırıyor. Ben "TV 8 yönetimi, stüdyo havalandırmasından tasarruf etmek için Murat'a fıkra anlattırıyor herhalde" diye düşünürken bir de ne göreyim? İzleyiciden mesaj yağıyor: "Abi, biz bu programı sırf senin fıkraların için izliyoruz. Ne olur bi tane daha anlat!"
Seyirci program izlemiyor da -haşa- ibadet ediyor! Murat ile Engin bir parti kursalar, kesin barajı aşarlar...
MESSI'NİN ZEKATI
Cuma akşamı hava sıcaklığının aniden mevsim normallerini altına düşmesine ve baharı bekleyen milletin sokakta tir tir titremesine sebep, tek başına bizim Murat Özarı olabilir mi acaba?
Baksanıza adamın sorduğu bilmeceye: "Aykut kaybedince ne der? Cevap: I coudn't!.. Heh heh heee..."
Ama en büyük bomba Fikret Engin'den geliyor. Konu dünyanın en çok kazanan futbolcularından açılınca, bizimki vecizeyi yumurtluyor: "Messi yılda 138 milyon Euro kazanıyormuş. Yahu sadece zekatı 5 milyon Euro be!"
Tüyo da bedava, kahkahadan pirzola da... Milletin sabahlara dek uykusuz kalmayı göze almasına şaşmamalı...