Ne yalan söyleyeyim, uzunca bir süredir Beyaz Show'u baştan sona izleyemiyordum. Ne bileyim, bir süredir eskisi kadar cazip ve eğlendirici gelmiyordu bana. Ama bu hafta ortaya öyle bir program çıktı ki, 'Beyaz sevgim' yeniden depreşiverdi.
Programı cazip kılan Kıvanç Tatlıtuğ idi. Genç kızlar açısından bakarsak, bunun şaşılacak bir tarafı yok.
Ama beni ekrana bağlayan; Kıvanç'ın baş döndürücü yükselişine rağmen, alçak gönüllülüğünden ve sahiciliğinden bir gram kaybetmemiş olmasıydı.
Yine sıcaktı, yine güler yüzlüydü, yine hoşgörülüydü. Beyaz'ın, programı unutulmaz kılmak için gösterdiği çabaya, Yılmaz Erdoğan-Belçim Bilgin Erdoğan çifti ile beraber Ahmet Mümtaz Taylan da ortak olunca; ortaya son derece keyifli bir sohbet çıktı.
'Sinemada 'Kelebeğin Rüyası'nı izlerken ağlamaktan telef olanlar' klibi ne kadar sıradan ve gereksizse, BKM oyuncularının rol aldığı 'Kaybedenler' skeci o kadar komik ve zekiceydi. Kaçırdıysanız, internet sitelerinde ya da arama motorlarında bir tur atıp mutlaka izlemenizi öneririm.
VE İTİRAFLAR...
Programdan pek çok da haber çıktı. Meğer Kıvanç lise yıllarında basketbol oynarken, bir radyo programına takma isimle bağlanıp telefonda aşk şiirleri okurmuş. Yakışıklı oyuncu, Ümit Yaşar Oğuzcan'ın Milyon Kere Ayten şiirini okuduğunda eminim ekran başındaki Ayten'lerin yüreği hep birlikte hop hop etmiştir. (Şşşşt! Anne? Sakın haaa! Söylerim babama valla...)
Bir başka sürpriz itiraf da Belçim Bilgin'den geldi. Meğer Belçim, Kelebeğin Rüyası'ndaki tenis ve dans sahneleri için üç ay ders alıp deliler gibi çalışmış. Gelin görün ki, bu sahneler filmde sadece 30 saniye yer almış!
Evet, oyuncular gerçekten de ülke şartlarında çok iyi kazanıyorlar. Ama işleri hiç de kolay değil...