Bugün köşemize 'şiddet karşıtı' yorumlar hakim. Çünkü zamanımız giderek azalıyor. Şiddete karşı bu topyekun mücadeleyi biraz daha geciktirirsek, hep birlikte şiddet dolu bir dünyanın içine hapsolacağız.
Bu kez sözüm, ana haber bültenlerini hazırlayanlara... Günlerdir dehşet içinde izliyorum; güvenlik kameralarının tespit ettiği cinayet anları, tüm detaylarıyla yayınlanıyor. Adliye önündeki kavgada bir genç, elindeki sopa ile yerde yatan adama defalarca vurarak, öldürüyor. Görüntü kayıtları yeni ortaya çıkan bar cinayetinde, işletme sahibinin silahla vuruluşu hiçbir sansür uygulanmadan ekrana getiriliyor. Minibüsünü kurcaladığını iddia ettiği hırsızı yakalayan kunduracı, elindeki demir çubukla zanlıyı öldüresiye döverken, bu görüntüler dakikalarca ekranda kalıyor.
NASIL İNANIRLAR?
Bu yayınların hiçbirinde 'ibretlik' bir durum yok. Yani yayınlanması hiçbir toplumsal fayda içermiyor. Aksine, şiddetin yaygınlaşmasına ve daha da önemlisi 'sıradanlaşmasına' hizmet ediyor.
Sevgili haberci dostlar, sözüm sizlere: Her ölüm vakası, reyting uğruna ekranlarda detaylandırılırsa, çocukları ve gençleri; şiddetin, kavganın, ölümün kötü bir şey olduğuna nasıl inandırabiliriz?