Önce kocaman bir alkış Acun Ilıcalı'ya... Yine ne yaptı, ne etti; hepimizin burnunu 3.5 ay boyunca ekrana yapıştırdı. Daha önce yabancı televizyonlarda ve bizim ekranlarımızda onlarca kez izlediğimiz, son kullanım tarihi geçmeye aday Survivor'ı bir kez daha yılın yarışması haline getirdi.
Öncelikle seçtiği yarışmacılar mükemmeldi. Gönüllüler de en az ünlüler kadar yıldızlaştı. Yarışmaya kattığı SMS oylaması, izleyiciler ile program arasında organik bir bağ oluşturdu. (Bu konunun sakıncasına yazının sonunda değineceğim.)
Acun bu yıl yarışmada heyecan dozunu artırmak için katılımcıları her oyunda birbirleriyle eşleştirip her mücadeleye adeta 'derbi' havası kattı. Eşleşmeler, daha önce 'fasulyeden' sayılan zayıf kadın yarışmacıların bile skor üzerindeki etkisini artırıp yarışmanın daha cazip hale gelmesini sağladı.
HARİKA ÖDÜLLER
Acun bu yıl ödüller konusunda da yarışmaya adeta çağ atlattı. Pek çok insanın rüyasında bile göremeyeceği müthiş gezi ve eğlence ödülleri, Survivor'ı zaman zaman asıl ekseninden uzağa savurup 'Gezelim Görelim' belgeseli kıvamına getirse de, izleyen herkese "Keşke ben de orada olsaydım" dedirtti.
Acun, kullandığı müzik seçiminden, çekimler için hiçbir masraftan kaçınmadığı teknik teçhizata kadar; her şeyin en mükemmelini kullanarak kendi çıtasını bir karış daha yukarı çıkarttı. Seyirciden kazandığı parayı yine seyircinin iyi vakit geçirmesi için harcaması, Acun Ilıcalı'yı benzerlerinden ayıran en önemli özelliğiydi.
Sonuçta bu müthiş mücadelede büyük ödül 500 bin lirayı kazanan Nihat oldu.
Doğrusunu söylemem gerekirse, ben Hasan'ın SMS'lerde üstünlük sağlayacağını düşünüyordum ama Türk halkı bu gibi durumlarda önemsiz gibi görünen bazı ayrıntılardan etkilenir. Nihat'ın mütevazı halleri, annesinin hastalığı sırasında yaşadıkları, minik bebeğinin o sevimli halleri; kimi oyların yönünü değiştirmiş olabilir.
Bu arada Nihat, Survivor sayesinde 500 bin liradan çok daha fazlasını kazanmaya aday. Tahminim odur ki; dizi ve film yapımcıları bu sezon Nihat'ın kapısını çokça çalacaklardır. Keza Hasan ve Anıl'ın da öyle.
SMS'Lİ FİNAL OLMASIN
Yarışmayla ilgili tek şikayetim ise final kısmına... İki finalistten kimin kazanacağının sadece SMS oylarıyla belirlenmesi, yarışmanın ruhuna aykırıymış gibi geliyor bana.
'Survivor' demek; ıssız adadan fiziksel ve psikolojik yetenekleri sayesinde kurtulan kişi demek... Mücadelesi boyunca dışarıdan hiç yardım almayan, çelik bilekli, mangal yürekli kişi demek! Issız adadan SMS'le kurtulmak olur mu? Bizde oluyor işte...
Herkes ıssız adadan kurtulmak için şişenin içine not yazar. Bizimkiler şişeye kontör kartı koyuyor!..