Survıvor'ın öğrettiği ne çok şey var... Yarışmacılardan Serhat şöyle diyordu mesela: "Burada sabretmeyi öğrendik. Bir de yiyeceklerin gerçekten de nimet olduğunu... Bir tek, evet bir tek pirinç tanesinin ne kadar kıymetli olduğunu anladık. Buradan Türk halkına sesleniyorum; ne olur çöpe yemek atmayın..."
Bir de ailelerinin kıymetini anladılar oradakiler... Bu hafta dokunulmazlık ödülü olarak beş kişi; ailelerinden, sevdiklerinden gelen videoları izlediler. Onlarla birlikte eminim ekran başındakiler de salya sümük ağladı. O adaleli, sert bakışlı, tuttuğunu kopartan maço erkekler gitti, yerine küçücük oğlan çocukları geldi. Bilgisayarı başında sarsıla sarsıla, hıçkıra hıçkıra ağladılar. Hasan, Nihat, Alp, Mustafa Topaloğlu ve en çok da genç Anıl... Kim demiş erkekler ağlamaz diye?
Dedim ya Survivor'ın öğrettiği çok şey var diye...
İşte bu haftanın dersi: Ailenizin kıymetini anlamak için ille de ıssız adaya düşmeyi beklemeyin!..
NOT: Ne olacak bu Gönüllüler takımının hali? Yakında Acun'a, SMS sonucu elenen arkadaşlarını yemeyi teklif edecekler vallahi...