Geçtiğimiz sezonun en parlak prodüksiyonlarından Muhteşem Yüzyıl'a devlet sırtını dönmüş. Çekimler için tarihi mekanların kullanılmasına izin verilmiyormuş. Senarist Meral Okay bu konudaki şikayetini şu sözlerle ifade etmiş:
"Resmi olarak başvurmamıza rağmen vakıflara ait mekanlar bize tahsis edilmiyor. Pargalı'nın sarayı diye Yıldız Teknik Üniversitesi'nde çekim yapıyoruz. Ayasofya ve cami önlerinde çekim yasak. Topkapı Sarayı'na girmemize izin verilmediği için oralardaki sahneleri, Alman Konsolosluğu'nun Tarabya'daki konuk evinin bahçesinde çekiyoruz."
Ben de zaman zaman bu diziyle ilgili eleştiriler kaleme aldım. Ama Muhteşem Yüzyıl kadar Türk insanının ilgisini tarihe odaklayan bir başka 'kampanya' olmadı. Bu gerçeği kimse yadsıyamaz. Öyle ya da böyle, insanımızı 'tarihine' yaklaştıran bu dizinin teşvik edilmesinin 'devlet politikası' olmasını arzu ederdim. O devlet ki, bir dönem Jackie Chan'in Kapalıçarşı'nın çatısındaki kubbeleri kıra döke taklalar attığı filmlere bile çekim izni vermişti. O devlet ki, bir müze müdürünün koca tahtı evinin salonuna yerleştirmesine ses çıkarmamıştı. Şimdi saray avlusunda iki saatlik çekimi Muhteşem Yüzyıl'a çok görüyorlar. Ben böyle 'muhteşem' bir saçmalık görmedim...