Son günlerde minibüslerin karıştığı trafik kazaları can yakmaya devam ederken, son kurban ise bir meslektaşımız oldu. Bir minibüsten inen trafik magandaları Ankara'nın göbeğinde TRT çalışanı Serdar Yalçın'ı eşinin ve çocuğunun gözleri önünde hastanelik edene kadar dövdüler. Saldırıda ciddi şekilde yaralanan Yalçın bir gözünü kaybetti. Mağdur, bir TRT çalışanı olmasa belki haberimiz olmayacaktı. Kimbilir her gün kaç kişi, kimsenin haberi olmadan trafik magandalarının fiziksel ya da psikolojik şiddetine maruz kalıyor. İstanbul trafiğinde araç kullanan biri olarak ben de çoğu zaman "minibüs teröründen" nasibimi alıyorum. Birileri artık "şiddetin gözünü çıkaran" bu insanlara dur demeli... Bu haberin medyaya yansıdığı gün, ana haber bültenleri trafik kazasından geçilmiyordu. 16 yaşındaki ehliyetsiz sürücü, 14 yaşındaki Gamze'nin bacağını koparmıştı. Damperini açık unutan kamyon şoförü, sanayi sitesinin beton girişini yıkmış, 3 kişinin ölümüne neden olmuştu. Dehşetle izlediğim bültendeki son haber ise her şeyin cevabı gibiydi: DiyarbakırŞanlıurfa yolunda 5 kişilik aile, motosikletle yolculuk ediyordu. Motosikleti kullanan babanın kucağında bir erkek, bir kız çocuğu vardı. Arkadaki eşi de kucağında kız çocuğunu tutmaya çalışıyordu. Ölüme "ailecek" güle oynaya gitmeye hazır bu memlekette kime ne anlatıyoruz ki?..