Bekledim, birileri mutlaka yazar diye ama hiçbir spor yazarından okumayınca, iş yine başa düştü. Önceki haftanın en tartışmalı pozisyonlarından biri, Kasımpaşaspor oyuncusu Ali Güneş'in Galatasaray maçında bir kaleci gibi uçarak çizgiden çıkardığı topu hakemin görmemesiydi. Ali Güneş maçtan sonra Lig TV'ye verdiği röportajda topu elle çıkardığını itiraf etti ve "Kesinlikle penaltı ve kırmızı kart olmalıydı" dedi. Suç, televizyon görüntüleri ile sabitti. Üstelik suçlu da itirafta bulunmuştu. Ama ne Futbol Federasyonu ne de kendi kulübü Ali Güneş'e herhangi bir ceza vermedi. Peki o zaman maçlarda kendini yere attığı ya da elle oynadığı için "hakemi yanıltmaya yönelik hareket" nedeniyle futbolculara niye sarı kart gösteriliyor? Alın işte; bir futbolcu, hakemi açıkça yanıltmış. Maç sırasında ceza almamış. Maçtan sonra da hakkında herhangi bir takibat yapılmamış. Bunu gören diğer futbolcular, "Nasıl olsa bu suçlar cezasız kalıyor. Öyleyse ben de hakemi yanıltayım. En azından şansımı deneyeyim" demeyecek mi? Aldatmaya yönelik "teşebbüse" ceza, ama aldatma "eylemine" af. Bu nasıl adalet?