KÖŞEMİZİN müdavimlerinden sevgili Semih Büyü kardeşimiz, Küçük Kadınlar dizisini izledikten sonra kafasına takılanları sıralamış. Hiç de haksız olmadığını görünce, sizlerle paylaşayım dedim:
1. Yeliz intihara teşebbüs etti ve banyoda onu yerde yatarken bulan halası, tuttu kollarından sarstı, hatta ayılsın diye bir-iki tokat attı yüzüne. Oysa ki böyle durumlarda ilk olarak acil yardıma başvurulmalıdır, yapılan her müdahale kalıcı hasarlara sebep olabilir.
2. Enişte, gecenin bir yarısı danışmadaki kızdan oda numarasını aldı ve hiç kimseye bir şey demeden kızın odasına paldır küldür daldı. Her hastanenin belli ziyaretçi giriş-çıkış saatleri vardır ve bu saatler akşam yediden sonra biter. Böyle her gelenin elini kolunu sallayarak istediği odaya dalmasını bir özensizlik ve yanlış yönlendirme olarak görüyorum.
3. Yeliz'le aynı odada kalan ve intihara teşebbüs eden kızın "Bu benim üçüncü intiharım, artık her istediğimi yapacaklar, iki-üç ay üstüme gelmezler" gibi son derece yararlı (!) sözlerini ise bu aile dizisine hiç yakıştıramadım. Biraz daha özen lütfen... Bunlar, okurumuzun bir bölümlük değerlendirmesi. Benim genel değerlendirmem ise Küçük Kadınlar'ın kurak yaz ekranında izlenmeye değer ender dizilerden biri olduğu. Özellikle genç oyuncuların göz kamaştıran rol yetenekleri, dizinin yıldızını her hafta biraz daha cilalayıp, parlatıyor.