ABD'nin kablolu kanallarından Comedy Central'da yayınlanan bir program var. Adı: Daily Show With Jon Stewart. Programa adını veren sunucu Jon Stewart, George W. Bush'un seçilmesinde etkin rol oynayınca, bu talk show programı, haber programı gibi değerlendirilmeye başlanmıştı. Ama Stewart hemen her programında bir haber programı olmadıklarını, sadece günlük olayları eğlenceli şekilde değerlendirdiklerini söyleyip duruyordu. Özellikle üniversiteliler arasında ülkenin en fazla izlenen talk show programlarından biri olan Daily Show'un geçen haftaki konusu, Türkiye'nin Kuzey Irak operasyonuydu. Stewart, George W. Bush'un harekatla ilgili verdiği "Türk askeri en kısa zamanda çekilmeli" şeklindeki demecini kıyasıya eleştirdi. Ünlü sunucu, Başkan'ın sözlerini şöyle tercüme etti: "Bana güvenin. Söz konusu Irak'ı işgal etmek olduğunda ne söyleyeceğimi iyi biliyorum..." Stewart, aslında bölgedeki gerçek işgalcinin Bush olduğunu anlatmaya çalışıyor ve "Sen önce kendine bak" demeye getiriyordu. Stewart bununla da yetinmedi. Bush'un söz konusu basın toplantısındaki mimiklerini değerlendirip, "Gerçekten çok kızmış. Adeta sinir krizi geçiriyor" deyiverdi. Ne garip değil mi? Konu: Türkiye'nin Kuzey Irak operasyonu. Eleştirilen kişi: ABD Başkanı George W. Bush. Eleştirinin yapıldığı yer bir ABD televizyon kanalı. Başkan'ı kıyasıya eleştiren ise bir Amerikalı sunucu... "Türk ekranlarında artık siyasi hiciv yapılmıyor" diyenler ne kadar da haklı!.. Peki bizim kendilerinden siyasi hiciv beklediklerimiz ne alemde? Levent Kırca konuk olduğu son programlarda "engellendiğini" söyleyip, ekranda siyasi hiciv için fırsat bulamamaktan yakınıyordu. Sivri dilli Metin Uca, Passaparola'daki yarışma sorularının arasına sıkıştırdığı ince taşlamalarla yüreğini soğutuyor. Hasan Kaçan, atv'nin yarışmasında basamak saydırıyor. Metin Akpınar'da ses seda yok. Cem Yılmaz deseniz, bu konularda hiç topa girmez, çünkü tendonları hassastır. Okan Bayülgen siyasetten pek hazzetmez. Şahan ile Ata da tatlı suyu sever. Gani Müjde derseniz, sinemadaki tarihi taşlamalarla yetinmeyi tercih ediyor. Nejat Uygur'un ciddi bir mazereti var, hastanede. Oğulları ise pazar geceleri ekranda varoş tarzı panayır eğlencesi düzenliyor. Beyaz, içlerinde en yürekli olanı. Geçenlerde bu tür eleştirilere karşılık, "Ne yapalım, korkuyoruz abi?" gibisinden bir şeyler söylemişti. En azından korktuğunu söyleyecek kadar cesur!.. Soruyorum: Memlekette bugün siyasi hiciv yapılmazsa, ne zaman yapılacak? Malzemeye yazık oluyor vallahi!..