NE DEMİŞ?
"Türkiye'de iki maket yakıldı. Bir Bush'unki, bir de benimki. Ona göre herkes haddini bilsin!" (Erman Toroğlu'nun "Maraton" daki sözlerinden)
GAF KÜRSÜSÜ
Tayfun Aytun adlı okurumuz yazmış: Çarşamba gecesi Kanal D'deki "Genç Bakış"ta Abbas Güçlü, Ersun Yanal için "Milli Eğitim Teknik Direktörü" dedi. (Ee, eğitimle bu kadar içli dışlı olan biri için bu dil sürçmesi gayet normal)
BİZİM DECODER
Fenerbahçe ile Beşiktaş şimdi de televizyon alanında rekabete giriştiler. Beşiktaş TV, Digitürk ve uydu üzerinden, Fenerbahçe TV ise uydu ve kablodan yayında. Bugün iki ezeli rakibin Lig TV'den naklen yayınlanacak müthiş mücadelesine tanık olacağız. Lig TV, aralarında superslow sistemlerinin ve belde taşınan özel staticam kameraların da yer aldığı tam 22 kamera ile en iyi görüntüleri izleyicilerine yansıtmaya çalışacak. Ancak gönül isterdi ki, yeni kurulan iki takımın televizyonlarında hafta boyunca iki tarafı fair play çizgisinde buluşturacak özel programlar izleyelim. İsterdik ki, FB TV'de Beşiktaşlılar, BJK TV'de Fenerbahçeliler ağırlansın ve dostluk mesajları verilsin. Ama ne oldu? İki takımın başkanları Aziz Yıldırım ve Yıldırım Demirören'in FB TV'deki canlı yayın sohbetleri bile "taraftar baskısına" kurban gitti... Televizyon bir iletişim aracıdır. İnsanlar arasında haberleşmeyi, fikir-alışverişini sağlar. Ben kulüp televizyonlarının "iletişim" için kullanılmasını tercih ederdim. Ama görünen o ki, kulüp televizyonları rekabeti "savaş" alanına çekip, futbolumuz için hiç de gereği olmayan "yeni bir cephe açılmasına" vesile olacak...