Mağdure programlarını hazırlayanlar ne kadar acı, gözyaşı, şiddet ve dehşet varsa, programın o kadar reyting alacağını biliyor. Bu nedenle tüm program ekipleri en çok ses getirecek mağdureleri bulmak için gece gündüz çalışıyor. "Bu işi reyting için mi yapıyorsunuz?" diye sorulduğunda yanıtları hazır: "Hayır, insanlara ibret olsun, ders alsınlar diye bu olayları ekrana taşıyoruz..." Ancak olayların ekrana getiriliş tarzı, ders almaktan ziyade izleyiciler üzerinde "psikolojik travma etkisi" yaratacak türden. Örneğin çarşamba günü Show TV'deki "Sen Olsaydın" programında Bahar takma isimli konuğun anlattıkları, tüyler ürperticiydi. O saatte pek çok genç ve çocuğun da ekran başında olduğu göz ardı edilmişti. Kadın, 7 aylık bebeğini bir doktorun nasıl kürtajla aldığını anlatıyordu: "Doktor bebeği aldığını söyledi. Oysa sadece kolunu almış. Kalan kısmı kendiliğinden düştü, ben de çöpe attım!.." "İbretlik olay" peşindeki sevgili gündüz programcıları, sorumluluğunuz çok ağır. Bıçak sırtında yürüdüğünüzü ve olayları ekrana taşırken herkesten daha fazla özen göstermeniz gerektiğini asla unutmayın.