Futbol Federasyonu'nun açmaya hazırlandığı Süper Lig maçlarının naklen yayınıyla ilgili ihale öncesinde "denge noktası" sürekli değişiyor. Son gelişmeler ise "dudak uçuklatacak" türden... Hükümet'in yüreklendirmesiyle naklen yayın ihalesine girmeye hazırlanan TRT yönetimi ile Digitürk yöneticileri arasında yaklaşık 2 aydır süregelen toplantılar meyvelerini vermeye başlamış. Malum, TRT'nin önündeki en büyük engel, maç yayınlarının "şifreli" olması. Aksi halde Kulüpler Birliği muhtemel seyirci kaybı yüzünden "rest" çekecek. Bu duruma hazırlık olarak TRT ile Digitürk arasında bir konsensüs sağlanmış. Buna göre TRT, Digitürk'e 10 milyon dolar verecek. TRT bu "sembolik" rakamın karşılığında her hafta iki Anadolu takımı arasında oynanacak bir maçı yayınlayacak. 3 dakikalık özet görüntüler daha önce olduğu gibi parasını ödeyen diğer kanallara dağıtılacak. Ama "uzun özet görüntüler" sadece TRT'de yayınlanacak. Tabii ki Rekabet Kurulu bu "adaletsizliğe" tepki gösterecektir. Ama TRT ve Digitürk bunun da bir yolunu bulmuş. Digitürk "uzun özetler" için öylesine yüksek bir fiyat tarifesi koyacak ki, diğer kanallar "ellerini yakacak" bu görüntüleri almaya asla cesaret edemeyecek. Bu arada Digitürk tarafından TRT'ye tanınan bir ayrıcalık daha var. Maç sonunda sahaya yalnızca TRT kameraları alınacak. Peki Digitürk bunları neden kabul ediyor? Malum, BDDK (Bankacılık Devlet Denetleme Kurulu) Çukurova Grubu'nu sıkıştırıp, durmakta. Yani isteseler de istemeseler de, dizginlerin yarısı devletin elinde. Kulislerdeki bir başka söylentiye göre; Futbol Federasyonu, Süper Lig maçlarının yayın hakkını ihalesiz olarak Digitürk-TRT ortaklığına vermeyi ciddi ciddi düşünüyormuş. Özetle; naklen yayın ihalesi şimdilik alacağına şahin olan "devlet kuşu" nun pençelerinde gibi görünüyor. Bu konudaki son gelişmeler, her zaman olduğu gibi yine "Yakından Kumanda"nın "yakın markajında" olacak.