Hep söylediğim gibi, dönem filmi çekmenin kendine özgü zorlukları vardır. Zamanda geriye doğru giderken, her türlü ayrıntıyı göz önüne almak gerekir. Örneğin "Kurşun Yarası" 1900'lü yılların başında geçiyor. Ama gönderde ay yıldızlı Türk Bayrağı'nı (hem de nizami ölçüleriyle) görüyoruz. Oysa bayrağın doğuşunda; Sakarya muharebesi sırasında al kanlara boyanan Sakarya Nehri'ne düşen ay ve yıldızın yansımasından ilham alındığı iddia edilir. "Avrupa Yakası"nın son bölümünde de sinema dilinde "flash back" olarak adlandırılan zaman içinde geriye dönüşler kullanıldı. Öykü, 1998 yılında yaşanan olaylara yapılan geri dönüşlerle süslenmişti. Ancak pek çok okurumuzun da dikkatinden kaçmadığı gibi, Selin'in elindeki cep telefonu, dizinin sponsoru olan Siemens'in en son modeliydi! Ayrıca 6 yıl önce Aslı'nın giydiği terlikler de sadece 2-3 sezondur ayakkabıcı vitrinlerini süsleyen sipsivri burunlu modellerdendi! Bunlar, "dönemle" ilgili tarihsel kurgu hataları. "Kurşun Yarası"ndaki bir başka hata ise "devamlılık" ile ilgiliydi. Kaçaklar evin salonunda toplanmıştı. Kapı çalındı. Zaptiyeler evi basmıştı. Kadın, kaçakları salonun ortasında bırakıp, kapıyı açmaya gitti. Zaptiyeler içeri girdi ve evde kimseyi bulamadı. Zira bizimkiler, evin tabanındaki gizli bölmeye saklanmışlardı. Ama kendi kendilerine kapağı kapattıktan sonra kaplamanın üzerine nasıl kilim serdiklerini, üzerine de masayı nasıl çektiklerini bir türlü aklım almadı!