1- Beşiktaş'ta borç, muhalefete göre 111 milyon YTL'ye ulaştı. Bağımsız Denetleme Kurulu, 104 milyon, yönetim ise 54 milyon YTL olarak açıkladı. Yani siyah-beyazlılar borç miktarında bile uzlaşma sağlayamadı 2- 2004 Mayıs ayında göreve gelen Demirören yönetimi, Lucescu ile devam etmedi. Sırasıyla Vicente Del Bosque, Rıza Çalımbay ile şansını denedi. Tigana'da karar kıldı. 18 futbolcu transferi de ilaç olamadı 3- Siyah-beyazlı taraftarlar isyan bayrağını açtı. Ağırlıklı olarak futbolculara yön

Sahasında önceki gün Trabzon'a yenilerek lig yarışına havlu atan Beşiktaş artık iyiden iyiye S.O.S. veriyor. Kulüpteki sorunlar önce yönetim seviyesinde başladı. 30 Mayıs 2004'te kulübü 19 milyon dolar konsolide borçla devralan Yıldırım Demirören yönetimi, ekonomik darboğaza girdi. Son yapılan Divan Kurulu toplantısında Denetleme Kurulu, toplam borcu 104 milyon YTL olarak açıkladı. Fikret Orman, 111 milyon YTL'ye ulaştı. Yönetim ise geleceğe dönük alacaklarını, borçtan düşüp 54 milyon YTL'lik bir rakam çıkardı. Sonuçta neresinden bakılırsa bakılsın Beşiktaş'ın borcu çığ gibi büyüdü. Yönetim bırakın Beşiktaş'ı ayağa kaldırmayı; nefes bile alamaz hale geldi. Demirören geçtiğimiz haftalarda istifadan döndü.

BİR SENEDE ÜÇÜNCÜ HOCA
Yönetim göreve başladığında takımın başında Lucescu vardı. Demirören ve arkadaşları Rumen hoca ile yola devam etmedi. 2004-05 sezonuna Vicente Del Bosque'yi getirdi. Ancak İspanyol hoca bir yarı dayandı, geçen sezonun ikinci yarısında Del Bosque ile yollar ayrıldı. Demirören, daha sonra yaptığı bir açıklamada "Del Bosque'yi göndermekle hata yaptım" dedi. Göreve Rıza Çalımbay getirildi. Ancak o da kötü gidişe "Dur" diyemedi. Başkan, Del Bosque'de yaptığı hatayı, Çalımbay'da tekrarlamayacağını açıkladı ama kısa süre sonra onunla da yollar ayrıldı. Bu sezonun 12. haftasında Jean Tigana göreve başladı. Yani bir yıl bitmeden üçüncü hoca getirildi. Bu zaman diliminde toplam 18 futbolcu transferi yapıldı. Ama bu icraatlar borcu artırmaktan başka bir işe yaramadı.

TAKIMDAN KAÇAN KAÇANA
Takımın kötü gidişi taraftarın huzurunu kaçırmaya başladı. Tepkiler özellikle futbolcular üzerinde yoğunlaştı. Bir ara yönetim de hedef oldu ama bu kısa sürdü. Önce Ailton, 'kaçış' planları yaptı. Yurt dışında kulüp aradı. Bulamayınca "Gitmiyorum" açıklamasını yaptı. Youla geldiğinden beri hedefteydi. Son olarak Trabzon maçındaki protestolardan sonra "Tatil dönüşü takımdan ayrılacağım. Beşiktaş'ta bu taraftarla futbol oynanmaz. Herhangi bir Anadolu takımında buradakinin 5 katı performans gösteririm. Stres altındayım" açıklamasını yaptı. Aynı maçta kendi kalesine attığı golden sonra ailesine küfredilen Adem Dursun da soyunma odasında Tigana'ya "Anneme, aileme küfredilen bir yerde duramam. Beni gönderin" dedi. Kısacası Beşiktaş'ta artık herkes, 'enkaz kaldırma' çalışmalarının başlamasını bekliyor.