Dışarıdaki dostlarını Türkiye'yi işgale çağıran bir ana muhalefet partisi liderimiz var.
Evet, bu kadar gayrımilli, bu kadar düşmanca!
Güya elinde "adalet" yazılı bir pankart.
Dilinde "bütün dünya duysun.
Biz Türkiye'de kendi topraklarımızda bir dikta yönetimiyle karşı karşıyayız" mesajı.
Beyefendi Ankara'dan İstanbul'a yürüyor.
Nihayet aradığı fırsatı bulduğunu düşünüyor Kemal Kılıçdaroğlu ve partisi.
O değil de olan Selin Sayek Böke'ye oldu.
16 Nisan referandumundan sonra, havada "Gezi kokusu var, neden sokak siyaseti yapmıyoruz" mealinde sözler sarf edip genel başkan yardımcılığından ve parti sözcülüğünden istifa etmişti.
Yazık vallahi!
Şimdi tam da böyle bıçkın, pek direngen bir partisi var.
Sokak siyasetinden, kaos çıkarmaktan, toplumu bölmekten, hatta ve hatta iç savaş çıkarmaktan medet uman bir CHP!
Bir de dönüp bakalım.
Neye tepki gösteriyor bu zevat?
Bir milletvekillerinin 25 yıl hapis cezasına çarptırılmasına.
Kendi imzalarıyla dokunulmazlığı kaldırılmış birinden söz ediyoruz.
Tepkilere bakınca sanırsınız ki bu milletvekili yan bahçeden erik çalarken yakalanmış.
Mahkûmiyete konu olan suç casusluk.
Enis Berberoğlu, "devletin gizli kalması gereken bilgilerini, siyasal ve askeri casusluk maksadıyla açıklamak" suçundan mahkûm oldu.
Dava malum, "MİT TIR'ları görüntülerinin yayınlanması" davası.
İş Enis Berberoğlu'na nasıl uzandı peki?
Can Dündar ele verdi Berberoğlu'nu.
MİT TIR'larına baskın yapanlar kimdi sahi?
15 Temmuz'da gerçek yüzünü bütün Türkiye'nin gördüğü cani terör örgütü FETÖ.
Bu baskının ardından "Türkiye'nin DEAŞ'a destek verdiği" yalanını dolaşıma sokma projesi de FETÖ'ye aitti. Birileri de buna alet oldu.
Diyeceksiniz ki "onların suçu yok, onlar aldıkları ihalenin gereğini yerine getirdiler." Aldıkları ihalenin ne olduğunu pekala biliyorlardı.
Alınan ihale, Türkiye'yi "teröre destek veren ülke" olarak göstermek, Türkiye'de bir yönetim değişikliği meydana getirmekti.
Soner Yalçın'ın önce "CHP'nin FETÖ imamı" diye nitelediği Enis Berberoğlu, Hürriyet'in genel yayın yönetmeni iken de gazetesini FETÖ'cü Zaman gazetesinin yancısı haline getirmemiş miydi?
FETÖ'nün siyasi ayağı deyip duruyor Kemal Kılıçdaroğlu.
Buyrun işte size siyasi ayak.
Elbette dert başka, proje başka.
Dedim ya ülkeyi kaosa, iç savaşa sürüklemek.
Ülkeyi istikrarsızlaştırmak, yine zaman kaybettirmek.
Tam da bu nedenle Kemal Kılıçdaroğlu'na terör grupları destek verdi.
FETÖ'cüler, PKK'lılar, DHKPC'liler...
Teröre kaos gerek!
Başarılı olabilirler mi?
Ne demiş filozof, vız gelir, tırıs gider.
Cürmünüz kadar yer yakarsınız sayın Kılıçdaroğlu ve ekibi...