İzmir'in yeni kent merkezi sayılan Bayraklı Turan'da, özellikle 'inşaat' ağırlıklı yatırımların sayısı arttı. 'Yeni' nitelememiz, aslında 'eskiye' pek uymuyor. Çünkü İzmir'in şehir olarak kurulduğu ilk alan 'Antik Smyrna' da, Bayraklı'nın sınırları içinde yer alıyor.
İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin hazırladığı 470 hektarlık alanı kapsayan; Turan, Salhane ve Alsancak Liman gerisini planlayan Nazım İmar Planı'nın 2011 yılında onaylanması; plana açılan davalarla ilgili yürütmeyi durdurma kararı alınması, bölgede yatırımların faaliyete geçişini çok hızlandırdı. Sonuçta İzmir, güzel bir görüntüyle karşı karşıya.

AKILLI GİRİŞİMCİLER
Gündemde 20'ye yakın proje var. Projelerin 1 milyon metrekareyi kapsayacak inşaat alanı oluşturacağı hesaplanıyor.
Bölgede Sancak (Folkart), Megapol, Türkiye İş Bankası, Küçükbay, Tariş, Remzi Doğan, Sur Yapı gibi grupların; çıtası yüksek, nitelikli, özgün yatırımları sürüyor ve sürecek. Yani Bayraklı Turan Bölgesi, yeni inşaat yatırımlarıyla, bir süre sonra çok farklı görüntüye kavuşacak.
Bu yatırımlar, İzmir'in kendisine özgü yaşam tarzıyla, modern mimariyi birleştirecek. İzmir'de yerinde ve doğru noktada yapılan bu yatırımların, öne çıkan akıllı girişimciler tarafından gerçekleştirilmesi, bazen tersine eksik algılamalara yol açabiliyor.
İnşaat alanındaki başarılı adımlar, sektörü yeterince tanımayan işadamlarını da bu alana kışkırtırken; kentin ekonomik pastasının sadece bu yolla büyüyebileceği yönünde eksik bir algı oluşuyor.
Bırakalım bu yolda doğru adım atanlar, kentin inşaat kalitesini yükseltenler; doğru yatırımlarını sürdürerek, geleceğe yönelik kente katkıda bulunsunlar. Ama Liman Kenti İzmir'in güçlenmesi ve ekonomik pastadan aldığı payın katlanması hedefi, sadece 'inşaat yatırımlarıyla' gerçekleşemez. Bu yatırımlar kenti güzelleştirir, dönüştürür; bu yönüyle doğru işlev üstlenirler.

YENİ EKONOMİK YOLLAR
Esas olan inşaat ile birlikte kentte diğer 'anahtar sektörlerin' gelişmesi. Kentin kendisini zorlayarak, kendisine yeni ekonomik yollar açması. Zaten İzmir'in, liman kenti olma özelliğini daha ileriye götürecek, 'küresel' nitelikler kazanmasına katkı verecek olan, 'anahtar sektörlerin' güçlenmesidir.
İzmir Kalkınma Ajansı'nın hazırladığı 'İzmir Bölge Planı 2013'te de, bu 'anahtar sektörler'e ciddi vurgu yapılmıştı.
İzmir'e yatırım yapacakların; yanlış, aceleci adımlar atmak yerine, bu sektörler üzerinde durması daha akılcı. Çünkü İzmir'in anahtar sektörleri, çok sayıda bilimsel analiz ve araştırma sonrasında şöyle belirlenmişti: İleri teknolojiye dayalı sanayiler, yenilenebilir enerji, turizm, lojistik, tarım ve tarıma dayalı sanayiler (tarım, gıda sanayisi, giyim eşyası sanayisi). Araştırmalar, Türkiye'de sanayi açısından en önemli ikinci bölge konumundaki İzmir'de, bu sektörlerin hızla fışkırması için koşulların çok elverişli olduğunu gösteriyor. Bu sektörlerde ihracatı da kapsayan gelişme ise Prof. Dr. Fuat Keyman'ın 'mazereti olmayan kent' diye nitelediği İzmir'i, daha ileriye götürebilecek; değişen, dönüşen İzmir, kısır döngülerden kurtularak kendi pozitif enerjisini gerçek bir 'dünya kenti' olmaya harcayacaktır.