Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ERHAN AFYONCU

ABD senatosu 193 yıl önce Türkiye’ye savaş gemisi verilmesine engel olmuştu

Sesli dinlemek için tıklayınız.

İlk ABD gemisi 1800’de İstanbul’a geldi. İki ülke arasındaki diplomatik ilişkiler ise Osmanlı yönetiminin, David Offley’in İzmir konsolosluğunu 1823’te resmen tanımasıyla 200 yıl önce başladı. 1830’da imzalanan ilk antlaşmamızdaki “ABD’nin Türkiye’ye savaş gemileri inşa etmesine dair madde” ise senato tarafından onaylanmamıştı

ABD ile 223 yıl önce tanışmış, ilk resmi ilişkilerimiz ise 1823'te başlamıştı. Türk tarihçiliğinin en önemli isimlerinden rahmetli Akdes Nimet Kurat, "Türk-Amerikan Münasebetlerine Kısa Bir Bakış (1800-1959)" isimli kitabında anlatır.


18. yüzyılın sonlarında İstanbul.

İLK TEMASLAR BAŞLIYOR
Amerika 18. yüzyılın sonlarında Osmanlı İmparatorluğu'nun Kuzey Afrika'daki vilayetleriyle temas kurdu. Rahatça ticaret yapmak için bir haraç vermeye de mecbur oldu. Başka bir yazımızda bu hikâyeyi teferruatlıca anlatacağız.
İlk ABD gemisi 1797'de İzmir'e geldi. Amerika'nın Londra Elçisi Rufus King, Londra'daki Osmanlı Elçisi Yusuf Agâh Efendi ile temasa geçerek iki ülke arasındaki resmi münasebetleri başlattı. Bu temas sonucunda ABD'nin Lizbon Elçisi William Smith, 1797'de İstanbul elçisi olarak tayin edildi, ancak elçi İstanbul'a gelemediği için resmi ilişki kurulamadı.
1800'de "George Washington" gemisi, Cezayir Dayısı Mustafa Paşa'ya yıllık vergisini getirince, dayı geminin padişaha hediyeler götürmek için İstanbul'a gitmesini istedi. Kaptan gönüllü olmasa da Cezayir Dayısı'nın zorlamasıyla padişaha gidecek aslan, kaplan gibi hediyeler ve Cezayir temsilcilerini alarak yola çıktı. İstanbul'a gelerek Yedikule açıklarında demir atan gemiye hisar muhafızı tarafından kuzu ve çiçek gönderildi. Kuzu barışı, çiçek ise hoş geldiniz mesajını ihtiva ediyordu.


Üçüncü Selim

'BAYRAKLARIMIZ BENZİYOR'
1800'de İstanbul'a gelen ABD gemisini gören hükümdarı Üçüncü Selim'in, "Bu memleketin (ABD) bayrağındaki yıldızlar, Amerika kanunları, dini ve müesseseleri ile Türklerinki arasında yakınlık olduğunu göstermektedir. Zira Türkiye'nin bayrağında da gökyüzü cisimleri (ay ve yıldız) bulunmaktadır" dediği rivayet edilir.
ABD gemisine herkes ilgi gösterdi. Kaptanıderya Küçük Hüseyin Paşa, Amerikan gemisini himayesi altına aldı ve İstanbul'da kolaylıklar temin etti. Geminin güzelliği ve askerlerinin disiplini hayranlık uyandırmıştı. Kaptanıderya Küçük Hüseyin Paşa, Kaptan William Bainbridge'ye iki ülke arasında resmi ilişkilerin kurulmasının lüzumunu anlattı; ama ABD'li kaptan yetkisi olmadığını söyleyerek teklifi reddetti. İstanbul'da 52 gün kalan ABD gemisi, 1800 Aralık'ında şehirden ayrıldı. Amerikalı kaptanın mecburi İstanbul seyahati bir netice vermese de bu iki devlet arasındaki ilk temastı.


İkinci Mahmud saltanat kayığında.

1802'de Pensilvanyalı William Stewart, İzmir'e konsolos tayin edilmek istendi ama iki devlet arasında resmi bir ilişki olmadığı için Osmanlı yönetimi kabul etmedi. 1811'de "Woodman and Offley" şirketinin İzmir'e gönderdiği Pensilvanyalı David Offley, Amerika lehine gelişmeler elde edince ABD tarafından İzmir'e konsolos tayin edildi; ama Osmanlı yönetimi tarafından resmen tanınmadı.
Amerikan yönetimi 1817'de Türkiye ile temas kurmak istedi ancak bir netice alınamadı. 1820'de New York'lu bir tüccar olan Luther Bradish İstanbul'a gönderildi. Bu sırada çıkan Yunan isyanından dolayı ortalık karışıktı. Ancak ABD'li tüccar ticaret imkânlarını inceledi. Osmanlı yönetimi, David Offley'in İzmir konsolosluğunu ancak 1823'te resmen tanıdı. 30 yıldan fazla İzmir'de kalan David Offley, iki devletin ilişkilerinin gelişmesinde önemli rolü oldu.


Tarihi Hindi Garbi'den Amerika ile ilgili bir resim.

GİZLİ MADDE REDDEDİLDİ
Kaptanıderya Hüsrev Paşa da bu yıllarda Amerika ile ilişki kurulmasını istiyordu. Amerikan hükümeti bu durumdan haberdar olunca Akdeniz filosu komutanı Amiral John Rodgers'ı Türk amiraliyle görüşmesi için gönderdi. Amiral Rodgers, 27 Mart 1825'te Boston'dan hareket etti. Altı gemilik filoyu ABD Cumhurbaşkanı da uğurlamaya gelmişti.
ABD filosu 20 Ağustos'ta İzmir Limanı'na girdi. O sırada büyük bir yangın çıkmıştı. ABD filosunun söndürmeye yardım etmesi İzmirlilerin sempatisini kazanmalarına yol açtı. O sırada Türk donanması, Yunan isyanını bastırmakla meşgul olduğundan temas kurulamadı ve ABD filosu kışı geçirmek için Portekiz açıklarında Minorka Adası'na gitti.
ABD filosu, 1826 Temmuz'unda tekrar İzmir'e geldi. Daha sonra Türk ve ABD gemileri Midilli Adası'nda buluştular. 6 Temmuz'da Hüsrev Paşa tarafından gemide kabul edilen Amerikalılar, kaptanıderyanın nezaket ve zekâsından dolayı hayretler içinde kalmışlardı. Hüsrev Paşa da Amerikalıların amiral gemisi North Carolina'yı ziyaret etti. Hüsrev Paşa, ABD gemisinin İngiliz, Rus ve Fransız gemilerinden daha iyi olduğunu görmüştü. 1827'de Osmanlı donanması, İngiliz-Fransız ve Rus gemileri tarafından yok edilince yeni donanma inşası için ABD'den istifade düşünüldü.
1828'de İzmir Konsolosu David Offley, antlaşma için İstanbul'a geldi ama başarılı olamadı. 1830'da ise ABD hükümeti New York'lu bir tüccar olan Charles Rhind'i İstanbul'a gönderdi. Uzun müzakerelerden sonra 7 Mayıs 1830'da "Ticaret ve Dostluk Antlaşması" imzalandı. Antlaşmanın bir de gizli maddesi vardı. Bu maddeye göre Türkiye'ye savaş gemileri inşa edilecekti. Ancak açık maddeler onaylanırken, gizli madde ABD senatosunda az bir farkla reddedildi. 15 Nisan 1831'de David Porter, İstanbul'a maslahatgüzar olarak tayin edildi. Böylece ABD ile resmi münasebetler kuruldu.


ABD Maslahatgüzarı David Porter

İLK ABD'Lİ DİPLOMATI ESİR ETMİŞTİK
Amerika'nın İstanbul'daki ilk diplomatik temsilcisi David Porter, 1780'de Boston'da doğdu. Denizci olup ABD donanmasında hizmet etti. David Porter, ABD'nin Akdeniz filosunda hizmet ederken 1803'te Osmanlı'nın Kuzey Afrika eyaletlerinden Trablusgarb'daki denizcilere esir düştü.
David Porter, esaretten sonra ABD donanmasında hizmete devam etti. 1812-1815 İngiliz Savaşı'nda önemli hizmetleri oldu. İspanya-Amerika savaşında haksızlığa uğrayınca Meksika donanmasına girdi. Ancak Meksika-ABD savaşı başlayınca ülkesine döndü. Tersane müdürlüğü yaptı. Daha sonra Başkan Jackson tarafından 1830'da Cezayir'e konsolos olarak görevlendirildi. Ancak Cezayir işgal edilince işsiz kaldı. 1831'de İstanbul'a maslahatgüzar olarak tayin edildi. Porter, 11 Ağustos 1831'de İstanbul'a geldi. 1843'te ölene kadar burada ABD'nin temsilcisi olarak kaldı.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA