Kuzey Suriye'nin tarih boyunca en önemli şehri olan Halep, yolların kavşak noktasındaydı. Ticaret kervanlarının uğrak noktası olması sebebiyle büyüdü. Milattan önce 3000'lerde bile tarihi kayıtlarda geçmekteydi. Halep, 637'de Müslümanlar tarafından fethedildi.
878'de Mısır'da kurulmuş bir Türk devleti olan Tolunoğulları kısa süreliğine Halep'i ele geçirdi.
936 yılında Mısır'daki bir başka Türk devleti olan İhşidîler Halep'e hakim oldu. Halep daha sonra aralarında Bizans'ın da bulunduğu birçok devlet arasında el değiştirdi.
Şehir Mirdasiler elindeyken Türkmen emirlerinden Sanduk, 1069'da Halep'te kışı geçirdi. Daha sonra Büyük Selçuklu Sultanı Alparslan, Mısır'a sefere giderken şehri kuşatınca, Halep Selçuklular'a tâbiyeti kabul etti. Bir süre sonra Alparslan'ın oğlu ve Suriye Selçuklu Meliki Tutuş, Halep'i fiili olarak elegeçirmek için uğraştı fakat Halep'i fethedemedi.
Osmanlılar'dan önce Anadolu'da devlet kuran Türkiye Selçukluları'nın en önemli hedeflerinden birisi Kuzey Suriye'yi ele geçirmekti. Türkiye Selçuklu Devleti'nin kurucusu Kutalmışoğlu Süleyman Şah, Halep üzerine yönelince şehrin hakimi Tutuş'u yardıma çağırdı. Süleyman Şah, Halep'i kuşatırken, Tutuş şehrin yardımına koştu. Süleyman Şah ve Tutuş'un orduları 1086'da Halep'e yakın Aynüseylem'de karşılaştılar.
Muharebeyi kaybeden Süleyman Şah, bir rivayete göre savaşta öldü, diğer bir rivayete göre ise intihar etti.
Süleyman Şah'ın Halep uğruna ölmesine rağmen, daha sonra tahta çıkan Türkiye Selçuklu Sultanları'nın Halep'i topraklarına katma rüyaları bitmedi. 13. yüzyılın başlarında Selçuklu tahtında bulunan İzzeddin Keykavus, çok uygun bir zamanda Halep'in üzerine yürüdü. Ancak kalenin hakimi olan Eyyubiler'in hilesi sonucu, Halep'i alamadığı gibi, komutanlarını da Eyyubiler'le işbirliği yaptıkları için öldürttü.
Keykavus, emirlerini öldürme emrini verirken sağduyusunu ve mantığını kaybetmişti. Sultan verdiği karardan kısa bir süre sonra büyük bir pişmanlık duydu.
Öldürttüğü emirlerin rüyalarına girmesi ve duyduğu vicdan azabı yüzünden rahatsızlığı arttı ve sultan büyük bir pişmanlık içerisinde öldü.
Halep, Eyyubîler'den sonra bütün Suriye'yle birlikte Mısır'da bir devlet kuran Memlük Türkleri'nin hakimiyetine girdi.
Halep, ancak Osmanlılar zamanında Türkiye'nin bir parçası oldu. Yavuz Sultan Selim, 1516'da Memlükler'i mağlup ettikten sonra bütün Suriye ile birlikte Halep'i de Osmanlı topraklarına kattı. Halep, Osmanlı hakimiyetine girdikten sonra şehrin geçmişinde rastlanmayan büyük bir gelişme gösterdi ve doğu-batı ticaretinde önemli bir merkez oldu. Eyalet merkezi olan şehir, Osmanlı mimari eserleriyle süslendi. Birinci Dünya Savaşı'nın sonuna kadar elimizde kalan Halep, 27 Ekim 1918'de İngilizler tarafından işgal edildi.