Sonunda bu da oldu... Yayıncısı, gazetelere tam sayfa ilan verdi. Televizyon programlarında konuştu. Kitabevleri yanında mega ve süper marketleri dahi, yazarın kitabı ve fotoğraflarıyla donattı. Üstelik herkes okusun diye üç milyondan elli bin lira eksiğiyle ucuz bir fiyat da koymuştu kitaba ve ilk baskısını tam 250 bin adet yapmıştı.
Sonunda bu da oldu ve bunca bedensel, zihinsel, finansal gayrete rağmen kitap, üçte bir fiyatına kaldırıma düştü. Korsan, yine iş başındaydı... Hak-hukuk tanımaz, ahlak ve vicdandan nasibini almamış, yasa tanımaz kişiler yine "emek hırsızlığı" kimliğiyle kentin kaldırımlarında boy göstermekteydiler.
Yasası yürürlükte..
"Korsan", özellikle son yirmi yıldır yazar ve yayıncıların baş belası... Yazar ve yayıncı örgütlerinin çabaları yanında hükümet de korsan yayıncılıkla mücadele yollarını aramakta...
Sektördeki krize kesin ve kalıcı bir çözüm bulmak amacıyla 5101 sayılı "Korsanlıkla Mücadele Yasası", 03 Mart 2004'te Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde kabul edildi ve 12 Mart 2004'te de Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe girmiş oldu. Korsanlığın sosyolojik, kültürel ve ekonomik yönleri yanında hukuki boyutları da bulunmakta...
Av. Dr. Cahit Suluk, "Hayat Yayınları" tarafından basılan "Yeni Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu, Telif Hakları ve Korsanlıkla Mücadele" başlıklı çalışmasında korsanlığın hukuki yönlerini mercek altına almakta...
Suluk, çalışmasının birinci bölümünde patent, faydalı model, marka, endüstriyel tasarım, coğrafi işaret, çip tasarımı, bilgisayar programı, veri tabanı, yeni bitki çeşidi ve biyoteknolojik buluş gibi konularda fikri mülkiyet haklarına ilişkin bilgiler sunmakta...
İkinci bölümde ilim ve edebiyat, musiki, güzel sanatlar ve sinema eserleri olarak dört ana kategoride İngilizce "copyright" terimine karşılık düşen fikir ve sanat eserleri incelenmekte...
Üçüncü bölümün konusu "korsanlık suçları"... Daha geniş olarak da haklara tecavüz durumunda açılabilecek hukuk ve ceza davaları... "Korsanlık ve mücadele yolları" başlığını taşıyan dördüncü bölümde Suluk, korsanlık kavramına açıklık getirdikten sonra, korsanlıkla mücadelede meslek birliklerinin rolü üzerinde durmakta...
Çalışmanın son bölümünde ise "Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu" (FSEK) ile "Sinema Video ve Müzik Eserleri Kanunu"nun (SVMEK) 12 Mart 2004'ten beri yürürlükte bulunan tam metinleri yer almakta...
Herkes için gerekli...
Av. Dr. Cahit Suluk'un bu önemli çalışması yazarından müzisyenine, kütüphanecisinden öğretim üyesine, belediye yöneticisinden moda tasarımcısına, sinemacısından yayıncısına "telif hakları" ile ilgili her kesim için bir başvuru kaynağı... Hatta bilinçli okurlar için de...
Çünkü, telif haklarının bir kefesinde de "okur"lar durmakta... Çünkü, suçun niteliğini bilen insan, ona ortak olmaktan da kaçınacaktır mutlaka... Bakalım, yeni yasa özellikle yayıncılık sektörü için kangrene dönüşmüş "korsan"a neşter olabilecek mi?