Bu hafta masalar gündemde.
Uzun ve yuvarlak iki masaya koyulanlar şairin "masa da masaymış ha" deyişini hatırlattı.
Pazartesi günü Merkel sonrası Avrupa'nın liderliğine soyunan Macron, Ukrayna krizine çözüm aramak için Putin'in uzun masasında oturdu.
Bugün de 6 muhalefet partisinin genel başkanı "parlamenter sisteme dönüş" konusunda CHP öncülüğünde yuvarlak masada buluşuyor. Masanın şekli de oturanların kimliği de çok şey söyler.
Ev sahibi Putin'in uzun masası Rusya'nın ABD ve Çin ayarında büyük güç olduğu iddiasını anlatmakla kalmadı.
Macron'un mevcut krizde Putin'i ikna etmesinin ne kadar zor olduğunu da gösterdi.
Bu uzun masa bence hem Rusya'nın ABD ile istediği pazarlığı yapamamasından duyduğu rahatsızlığı hem de gerilimin kısa sürmeyeceğini sembolize ediyor.
Rus-Ukrayna krizinin savaşa dönüşmesi başta Ukrayna ve Rusya olmak üzere Avrupa ülkeleri için insani dramdan enerji ve güvenlik sorunlarına kadar birçok sorun üretecek.
Bu yüzden Putin'in uzun masası semboller ve konularla yüklüydü.
Şairin "masa da masaymış ha" dediği türden yani...
Bu arada, Rusya'nın askeri yığınağı artarken, tatbikatları sıklaşıyor.
Rusya, Kırım'daki ve Donbas sınırındaki yığınağa ek olarak, Belarus'a 30 bin asker, İskender füzeleri, S-400 ve seyyar hastaneler yerleştirdi.
NATO ise Bulgaristan, Romanya ve Polonya'ya asker takviyesinde bulundu.
Krizin çözülmesi için yoğun diplomasi var, henüz sonuç yok, daha çok masa kurulacak gibi.
KILIÇDAROĞLU'NUN YUVARLAK MASASI
Ne masaymış dedirtecek bir masa da bugün Kılıçdaroğlu'nun CHP dışında 5 muhalefet partisinin genel başkanlarını topladığı masaydı.
Şimdilik parlamenter sisteme dönüş konuşulacaksa da masa aslında hayli yüklü.
Muhtemel ortak cumhurbaşkanı adayı, seçim sonrası geçiş sürecinin ilkeleri, iktidar paylaşımı ve ortak programı.
Masadakiler bunlarla sınırlı değil.
Millî Görüşün Kemalizm ile mücadelesini unutturma çabası var.
Geçmişte Yeni Türkiye'yi kurmak için CHP'yi kıyasıya eleştirenlerin öykünmeci yakınlaşma gayreti var.
Başbakanlık ve ekonomi bakanlığı yapanların yüzde 50 artı 1 alma iddiasından vazgeçerek CHP'nin peşine takılmasının yükü var.
Helalleşme söylemindeki CHP'nin seküler öfkesini gizlemesi de masanın bir yanında.
Sembolik olması umulan cumhurbaşkanından başbakanlık kıvamında yetki umanlar yine yuvarlak masanın bir yanında.
HDP'nin marjinal konumu ve etnikayrılıkçı emelleri de hemen masanın yanı başında.
Farklı ideolojiler ve büyük egolar şimdilik sabır haliyle masada.
Masa da ne masaymış ha...
Bu masanın 6 partinin hedeflediği seçim zaferine ulaşacağını düşünmüyorum.
Ama şurası net, bu yüklü masanın "yuvarlak" olması CHP dominasyonunu gizlemiyor.
İP Genel Başkanı Akşener bu durumu kabullenmiş görünüyor, diğer partilerin büyük lafları makyajdan öteye geçmiyor.
Bu masanın başarılı olması durumunda oluşacak artı CHP'nin ve genel başkanının hanesine yazılacak.
Kılıçdaroğlu bu özgüvenle artık kendisinin cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda "Erdoğan karşıma çıksın, onu sandıkta göndereyim" netliğinde cümleler kurabiliyor.
Bu yuvarlak masa Kılıçdaroğlu'nun masası...
Peşine takılan sağ siyasetçiler bunu seçmene anlatmakta çok zorlanacaklar.