Türkiye'nin en iyi haber sitesi
YAVUZ DONAT

Çabalama kaptan, ben gidemem

Amerika, Avrupa, FETÖ, PKK'nın... BBC News, The Times, The Washington Post, Financial Times, The Economist, The Guardian, Der Spiegel'in rüzgârları bile geminin yelkenlerini şişirmeye yetmiyorsa... Bir zamanlar İsmet İnönü'nün, Bülent Ecevit'in, Deniz Baykal'ın eleştirildikleri partide, bugün kimse "kaptana" bir şey söylemeye cesaret edemiyorsa...
Dışarıdan gelenin en lüks kamarada olduğu gemide, "siyasi doğum yeri CHP olanlar" güverteye bile alınmıyorsa...
Sık sık arızalanan, sakin havada bile ilerlemekte zorlanan, su alan gemi... Dile gelip, "Çabalama kaptan, ben gidemem" diyorsa...
Cumhurbaşkanlığı kadar önemli bir konu:
Türkiye'nin ciddi, güvenilir, siyaset üreten ana muhalefet partisine... Yerli ve milli, sosyal demokrat bir partiye ihtiyacı var demektir.

***

GÜVERCİNİN KANATLARI

Demokrasi, tek kanatlı kuş değildir.
Ama... Fakat... Lakin... Kuşun sol kanadı kanıyor.
Güvercin, bizim güvercinimiz... Acil tedaviye ihtiyaç var.
Yoksa... Tedaviyi de... Ondan, bundan, Batı'dan, kasetçiden, kumpasçıdan mı bekleyeceğiz?

***

TARİHTEN BİR YAPRAK

İstanbul... AK Parti Kadın Kolları Kongresi... 20 Nisan 2008...
Kürsüde... Başbakan Erdoğan.
Bir sözünü defterimize not etmiş ve kırmızı kalemle altını çizmişiz:
- Türkiye'nin acilen milletle de, gerçeklerle de, dünyayla da barışık bir muhalefete ihtiyacı var.
1. Yalan mı? Yalan diyen parmağını kaldırsın.
2. Türkiye'nin muhalefet ihtiyacını iktidar bile görüyor da... Ana muhalefetin kendisi göremiyor mu?

***

HİSARBUSELİK BESTE

Süleyman Demirel'den bir söz... Yine not defterimizden... Daha önce de yazmıştık... Rahmetli, demişti ki:
"CHP'nin ölüsü bile yüzde 28 oy alır."
Bugün... CHP'nin dirisi, bunca iç ve dış desteğe... Halil İbrahim Sofrası'na rağmen... Yüzde 25'te kalıyorsa...
İnsanın aklına Yesâri Asım Arsoy'un Hisarbuselik bestesi geliyor:
"Bir hadise var can ile canan arasında."

***

'AH BU ÇEVRELERİN...'

Zaman tüneli... Karaoğlan Ecevit'in fırtına gibi estiği, CHP'nin yükseldiği günler... 5 Haziran 1977... CHP'nin, rekora tırmandığı seçim... Yüzde 41.4.
Gece yarısı sonrası... "Çevre", Genel Başkan Bülent Ecevit'in odasına girdi:
- Efendim, gözümüz aydın... Tek başımıza iktidardayız... Milletvekili sayımız 226'yı aştı.
O tarihte, Meclis'te 450 sandalye var... 226'yı geçen tek başına iktidar.
Ecevit... Çevreye inandı... Partinin, Çankaya-Farabi Sokak'taki binanın ikinci kat balkonuna çıktı... Türkiye'deki ilk balkon konuşmasını yaptı.
CHP iktidarını ilan etti.
Yetmedi... Dünyaya mesaj gönderdi... Ülke isimleri bile saydı... Yunanistan'dan söz etti... Barış mesajları verdi.
CHP'liler... Konvoylar... Kornalar... Ankara caddelerinde turlar... Sabaha kadar.
Ama... Gün ağarırken... Seçimin kesin sonuçları geldi:
CHP, 213'te kalmıştı... Tek başına iktidar bir hayal olmuştu.
Dünü dünde bırakalım... Bugüne bakalım... 14 Mayıs 2023 gecesine...
Çevre... Ah bu çevre... Çevre yok mu o çevre...
Çevre... "Seçimi alıyoruz, aldık" dedi.
Koskoca İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu... Koskoca Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş... Ekranlara çıktılar:
"Kemal Kılıçdaroğlu... Türkiye'nin 13'üncü cumhurbaşkanı... Gözün aydın Türkiye."
Şarkı... Dün, hisarbuselik idi.
Bugün... Avni Anıl'ın "kürdilihicazkâr" bestesi:
"Ah bu şarkıların..."
Siz, "çevrelerin" diye okuyun.

***

ALTIN SÖZLER

Çerçevelenip, duvara asılacak iki söz... Her zaman güncel.
1. Siyasetçi daima kendi izlediği siyasetin kurbanı olur.
2. Ayna, terazi ve seçim sandığı yalan söylemez.

***

SİYASET 2023

İşler, istediğin gibi gitmiyorsa...
Paniğe kapılma...
İşte size strateji:
Önce... Sesini yükselteceksin.
İşler düzelmiyorsa...
Masayı yumruklayacaksın.
Hâlâ... Oylarında yükselme olmuyorsa...
Anadolu Ajansı'nı suçlayacaksın.
Bu strateji, seçimi kazandırmasa bile, öfkeni bastırmış, taraftarının yüreğine su serpmiş olursun.

***

YALANDAN KİM ÖLMÜŞ?

Konya'da... Birbirlerine yakın üç cami... Kapı Camisi... Aziziye Camisi... Ve Sultan Selim Camisi.
Şehirde... Halk arasında yaygın bir söz vardır:
"Sabah, Kapı Camisi'nde bir yalan uydurdum... Öğleyin, Aziziye Camisi'nde duydum... İkindi vakti, Sultan Selim Camisi'ne gittiğimde, yalanıma ben de inandım."
Söz, Konyalılara ait ama... Günümüzde bütün ülkede geçerli.
Hele de, Twitter icat olduktan sonra.
Uydur uydur yaz, söyle... Sosyal medyada dolaşsın dursun... Sonunda kendin de inanırsın.
14 Mayıs'ı 15 Mayıs'a bağlayan gece... Sanırız, bütün zamanların yalan rekoru kırıldı.

***

YETMEZ AMA EVET

Eski Türkiye'de... Seçmenin iltifat etmediği parti, orduyu göreve çağırırdı... Darbeye davetiye çıkarırdı... Askerin kapısını aşındırırdı.
Geceleri... Gözleri, Genelkurmay Başkanlığı binasındaydı.
"Işıklar yanıyor mu?" diye bakılırdı.
Yeni Türkiye'de... Orduya gaz veren, darbe çığırtkanlığı yapan tek tük... "Yok denilse" yeridir.
Şimdi moda... Millet desteğini alamıyorsan, trol ordusunu göreve çağır.
Zamanla bu moda da geçecek... Yavaş yavaş... Millet, demokrasiyi seviyor... Başarıyor ve yaşatıyor.

***

TOPRAĞI BOL OLSUN

Ünlü Fransız reklamcı... Jacques Seguela... Fransa Cumhurbaşkanı François Mitterrand'ın seçim kampanyalarını yönetti.
20 Ekim 1991 seçimleri... Başbakan Mesut Yılmaz'ın, tam yetkili kampanya yöneticisi kimdi?
Bildiniz... Seguela.
Fransız reklamcı, Mesut Yılmaz'ın önüne 10 maddelik liste koydu... "Seçim, nasıl kazanılır?" sorulana yanıt...
Altın öğütler.
Birincisi... Seçim, liderle kazanılır.
İkincisi... Seçmen, umuda oy verir.
Maddeleri çoğatıp da başınızı ağrıtmayalım.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA