Yüce Allah, iki kulak, bir ağız vermiş...
Neden? İki kez, duyup, düşünüp, bir kez konuşalım diye.
Araştırmadan... Sorup, okuyup öğrenmeden... Laf olsun torba dolsun diye konuşmayacaksın.
Özgürlük... Başörtüsü... Türkçe Kur'an... Türkçe ezan... Korona... Ayasofya... Elmaarmut... Birbirine karıştırmayacaksın.
Demokrasiden, seçimden, meşruiyetten söz ederken... Araya... Darbe lafını sokuşturmayacaksın.
***
Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz
Seçim... Kimin umurunda?
"Eğer... Seçime gidilseydi... 12 Eylül 1980'de darbe olmazdı..."
Öyle mi?
Kenan Evren'in anılarını okumakta yarar var.
"Darbe kararı" çoktan alınmış... Amerika-NATO destekli.
Ve... "İçeriden" takviyeli... Siyasetçi, iş dünyası, medya.
Gerisi hikâye.
***
Hodri meydan
12 Eylül 1980 darbe gerekçelerinden biri: "Cumhurbaşkanı seçemeyen Parlamento..." O günleri... Kaç kişi hatırlıyor ya da yeterince biliyor?
Cumhurbaşkanı seçilemeyince... Başbakan Süleyman Demirel ve Adalet Partisi milletvekilleri... Anayasa değişikliği önerdiler: Cumhurbaşkanı'nı halk seçsin.
Bu öneriye iltifat edilmedi... Nedeni: "Halk, Demirel'i seçer."
Demirel, "Öyleyse erken seçim yapalım" dedi... TBMM'ye önerge sunuldu.
Meclis Anayasa Komisyonu... "Erken seçimin Anayasa'ya aykırı olduğuna" karar verdi... Aralarında ünlü isimler var... Profesör... Ana muhalefetten... CHP.
Kararın nedeni: "Seçim, Adalet Partisi'ni tek başına iktidara getirir."
TBMM
Başkanı Sayın Mustafa Şentop... Lütfen, açıklar mısınız? Cumhurbaşkanı'nı halkın seçmesine karşı çıkanları... AP'lilerin, "Millete gidelim" önergesine ret oyu verenleri."
***
Uzun lafın kısası
Demokrasi... Seçim... Darbe...
Aynı cümle içinde bu üç kelimenin yeri yoktur.
Darbe... Hırsızlıktır. Gasptır.
Milletin iradesine saldırıdır...
"Ama, lakin, ancak, fakat, estek, köstek" diye mazereti olmaz.
***
1960... İşte böyle geldi
"Adnan Menderes, erken seçime gitseydi... 27 Mayıs 1960 darbesi olmazdı..."
Öyle mi?
Demokrat Parti... 1950'de iktidara geldi.
"İstemezük" lobisi... 1951'den itibaren devredeydi.
Cuntalar... Örgütlenmeler... Darbe yanlıları.
1951... Kurmay Yarbay Faruk Ateşdağlı ve arkadaşları...
1952, Kara Harp Okulu'nda örgütlenme...
1954, Tuzla Uçaksavar Okulu grubu...
Nisan 1960, Kore'de darbe oldu... CHP lideri, "Şartlar tamam olduğu zaman, milletler için ihtilal meşru bir haktır. Türk milleti, Kore milletinden az haysiyetli değildir" demedi mi?
İsmet İnönü'nün, Meclis'te söylediği ünlü söz: "Sizi ben bile kurtaramam."
Demokrasiye inanan bir kişi, bu sözü söyler mi?
Sonunda... 1960 darbesi geldi... Arkasında Amerika da var... Bazı siyasetçiler de... Bir kısım üniversite hocası da.
***
Yaralı demokrasi
Fısıltı gazetesi... Dedikodu... Fitne... Fesat... Yalan:
- İktidar... Seçimlerde hile yapacak.
Bu yalan tutmadı... İkincisi servis edildi:
- Menderes, fikir değiştirdi... Seçim yapmayacak.
İnönü... Hemen topa girdi:
- Seçim yapmazsa dünyayı başına yıkarım.
Menderes... 15 Mayıs 1960... İzmir meydanında haykırdı:
- Dünyayı başımıza yıkmak... Be ne tehdit?.. Bu nasıl söz?.. Dürüst seçim yapmayacakmışız... Kim uyduruyor bunları?
Uzatmayalım...
27 Mayıs 1960... Milli irade tatilde.
O günden bugüne... Demokrasi hasarlı... Bazen koltuk değnekli, başı-gözü yaralı...
Ve... Bu durumdan memnun olan, çok mu çok.
***
Yorgun Türkiye
Şairin, "Gurbetten gelmişim, yorgunum hancı" dediği misal...
Türkiye de... Darbe, müdahale, ara rejim, muhtıra yorgunu.
Artık... Dün, dünde kalsın.
Ve kimse "darbe" diye saçmalamasın.
***
Darbeci karar vermişse...
Yükselen siyasi tansiyon... Menderes, erken seçimden söz etti... 2 Ekim 1959'da, DP Genel İdare Kurulu'nda.
İnönü... Menderes'in seçime hazırlandığını gördü... CHP örgütlerini uyardı.
11 Ekim 1959... İnönü'den, CHP Kadıköy İlçe Kongresi'ne mesaj:
"1960 baharında seçim ihtimali var... Şimdiden hazırlanmak lazımdır."
15 Ekim 1959... Bolvadin İlçe Kongresi... İnönü'den mesaj.
20 Aralık 1959... Yozgat İl Kongresi'ne mesaj.
Aynı içerikli, "Seçime hazırlık yapalım." Ancak...
1. DP, seçimi büyük çoğunlukla kazanabilirdi...
2. Darbeye giden yola, taş döşenmeye çoktan başlanmıştı.
3. Öyleyse...
Seçim konusunun sulandırılması gerekiyordu.
***
Sözün özü
1980 sonrasıydı... Güniz Sokak-31... Demirel ile beraberdik.
"Bugünler de geçecek... Yine demokrasi gelecek" dedi... Ve bir fıkra anlattı.
Kaplumbağa hacca gitmeye niyet etmiş.
Yoldan geçen biri... Sormuş:
- Bu çarpık bacaklarla nasıl gideceksin?
Kaplumbağa, "Gideceğim gitmesine de" demiş:
- Geçtiğim köylerdeki veletler beni ters çevirmeseler... Zaman kaybediyorum.
Demirel... Fıkrayı şöyle bağladı:
Türkiye demokrasiyi başaracak başarmasına da... Şu darbeler, muhtıralar olmasa... Türkiye zaman kaybediyor.