Kitabın (18. Yüzyıl Türkiye'sinde Örf ve Adetler) yazarı D'Ohsson bizi gerçekten çok iyi tanımış... Ve kitabında bizim için şunları (Sayfa 260) yazmış:
Ağızlarından "Allah" sözü hiç düşmez.
Fevkalade bir hadiseyi mi öğrendiler, hemen "Allah" derler.
Çok şaşılacak bir şey mi oldu?.. Bu defa "Allah Allah" derler.
Bir şeyi yapmayı bu tasarlıyorlar... Bu defa "İnş'Allah" derler.
Beğendikleri bir şey mi var?.. O zaman da "Maş'Allah" derler.
Savaşa mı gidiliyor?..
Yine "Allah, Allah, Allah, Allah" diye bağırırlar.
Eğer hayatta bulunan bir kimseden bahsediliyorsa "Allah selamet versin" derler.
Eğer ölmüş biriyse "Allah rahmet eylesin" derler.