Derin konu... Bir "Örnekle" anlatalım.
Fikri Sağlar... Milletvekilliği yaptı... Bakanlık yaptı... Genel Sekreterlik yaptı.
Ve gün geldi... "Yüksek Disiplin Kurulu kararıyla" partisinden atıldı... 2001'de.
Atıldıktan sonra... Fikri Sağlar "CHP'lilikten kopmadı."
Küsüp oturmadı... Tabandan uzaklaşmadı... Okudu, yazdı... Dolaştı... Konuşmalar yaptı.
Sonunda...
CHP "Buyur gel" dedi... Ona kapısını açtı.
Partisine geri döndükten sonra... Fikri Sağlar "Düşüncelerini" söylemekten... Kılıçdaroğlu'nu "Açık açık eleştirmekten" çekinmedi.
Ve... "Önseçim kazanarak" Meclis'e girdi.
Kurultayda... "Kılıçdaroğlu'nun listesini delerek" Parti Meclisi üyeliğine seçildi.
Evet, ihraç var, ihraç var... İhraçtan ihraca fark var.