Ankara- Beysukent'te bir akşam yemeği... Davetliler değişik kesimlerden... Siyaset, üniversite, yüksek yargı, iş dünyası...
Gece boyunca "bir şeye" dikkat ettik.
"Hangi konular" daha çok ilgi uyandırıyor?
Gördük ki... Konu "siyaset" olunca... Ya da "futbol..."
Herkesin mutlaka "söyleyecek bir sözü var."
Davet sahibi Kemal Baytaş'tı... Türk Tanıtma Vakfı Başkanı... Fenerbahçe'de Yönetim Kurulu Üyeliği yaptı... Bir süre de Başkanlık.
"Fenerbahçe konusunu" o açtı. Bu sırada "Kütahya'dan da bir davetli" geldi... İsmet Güral... Elinde bir "hediye" ile.
Hediye "Fenerli" Cemil Çiçek'e... Üstünde "adının yazılı olduğu bir Fenerbahçe tabağı... Duvarına asması için."
Hediyeyi getiren İsmet Güral ise "Galatasaraylı."
Davetlilerden Abdülkadir Aksu Beşiktaşlı.
Köksal Toptan Galatasaraylı.
Necati Çetinkaya... Recai Kutan... Diğer konuklar... Futbol "ortak ilgi alanı... Konuklardan bazıları değme futbol yorumcusuna taş çıkarır."
Bir ara... Cemil Bey "bizim görüşümüzü" sordu... Tâbii "futbolla" ilgili.
"Sayın Başkan" dedik:
- Çamur sahada maç oynanır mı?
- Hangi sahayı ve hangi maçı kastediyorsunuz?
- Anayasa maçını... Ortalık toz duman... Suriye krizi... İmralı süreci... Başkanlık sistemi... Siyasetteki gerilim... Referandum ihtimali... Yaklaşan yerel seçim... Ardından Çankaya seçimi... Sonra milletvekili seçimi... Bütün bunlar birbirini etkileyen olaylar... Bu ortamda Anayasa değişikliği olabilecek mi?.. Yani... Futbol jargonuyla, saha çamur... Çamur sahada maç olur mu?
Ve sohbet bir anda "siyasete... Anayasa'ya" kayıverdi.