4 Eylül Perşembe günü Esenboğa Havalimanı'nda, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Asım Güzelbey'le karşılaştık.
Salonda "eski yeni" bazı siyasetçiler de... Üst bürokratlar da. CHP'li (eski milletvekili) Tuncay Karaytuğ da oradaydı.
Asım Güzelbey'i "eskiden tanıyorduk."
"Son günlerde konuşulan imar meselesini" biliyorduk.
Onun için "ne oldu, nasıl oldu, arkasında hangi iş var" gibi şeyler sormadık.
"Geçmiş olsun" demekle yetindik.

***
Dr. Asım Güzelbey "siz işin aslını biliyorsunuz ama buradaki arkadaşların kafasında bir şüphe olabilir" dedi.
Çantasını açtı.
Dosyalarını çıkardı. Başladı uzun uzun anlatmaya. Dinleyenler "ikna oldular."

***
Bu sırada Güzelbey'e soruldu:
- Bunları basına neden anlatmıyorsunuz?
Asım bey "çaresizcesine" iki elini yana açtı:
- Eğam, basın toplantısı yaptım... Ama beni suçlayan gazete, söylediklerimi tek satır olsun yazmadı... Derdimi kime anlatayım?

***
"Geç olsun da güç olmasın" diye bir söz var.
Dr. Güzelbey'in "derdini anlatabilmesi" hem geç oldu hem de güç.
Ama sonunda "anlatabildi."
Tekrar "geçmiş olsun."