Deniz Baykal bu hafta Güneydoğu'ya gidecek.
Şanlıurfa'ya, Diyarbakır'a.
- Deniz bey, GAP'a uğrayacak mısınız?.. Atatürk Barajı'na.
- GAP'ın fotoğrafını çekeceğim... Ne durumda?.. Hangi aksamalar var?.. Her şeyi inceleyeceğim.

***

Deniz beyi dinlerken "yıllar öncesini" düşündük.
Özal Başbakan'dı.
Demirel ile Erdal İnönü de muhalefet lideri.
İnönü bir gün telefon etti:
- GAP'a gidiyoruz... Bizimle gelir misiniz?
"Küçük bir uçak" kiralandı.
Şanlıurfa Havaalanı "inişe müsait değildi... Pist yeni yapılmıştı."
Ve "ilk inecek uçak" da İnönü'nün uçağıydı.

***

Uçakta İnönü ile birlikte "Genel Sekreter Deniz Baykal" da vardı.
Ve Erdal beyin "özel konuğu" 3-4 yazar.
Parti yöneticileri ve milletvekilleri "önceden Şanlıurfa'ya gitmişlerdi."
Bizleri bekliyorlardı.

***

O gezi çok ilginçti.
GAP'ta "heyete" brifing verilmişti.
Brifing sırasında Erdal bey ile Deniz Baykal, "resmi görevlilere" sormuşlardı:
- Müteahhitler ödeneklerini alıyorlar mı?.. Ödeneklerde ne kadar aksama var?.. Bu aksamalar, GAP'ı hangi ölçüde geciktiriyor?

***

Bu sorular üzerine heyet "ikiye bölünmüştü."
Bazı milletvekilleri ve parti büyükleri "ödenek konusunun sorulması çok iyi oldu" derken...
Bazıları da tepki gösteriyorlardı:
- Biz buraya müteahhitlerin alacağını takip için mi geldik?

***

Gidenler bilirler, Atatürk Barajı'nın hemen yanında iyi bir otel vardır. GAP'a gelen "devlet büyükleri" orada ağırlanır.
Akşam heyet yine ikiye bölünüverdi. Birinci grup:
- Burada, müteahhidin otelinde mi kalacağız?
İkinci grup:
- Kalacak başka yer mi var?.. Özal da, Demirel de burada kaldılar... Yabancı devlet adamları da.
Sonunda "isteyenler otelde kaldı... İnönü, Baykal... Ve bizler."
Kalmayanlar "yola çıktılar, Şanlıurfa'ya gidip, orada bir otelde kaldılar."

***

Gezi programında "Şanlıurfalılar ile bir bölge toplantısı" da vardı.
Düşünüldü, taşınıldı, toplantının "Ticaret Odası salonunda" yapılması kararlaştırıldı.
Heyet bir kez daha ikiye bölündü:
Birinci gruptakiler:
- Ticaret Odası, tüccarların mekânı... Toplantıyı burada yapmak sol bir partiye yakışır mı?
İkinci gruptakiler:
- Daha büyük bir salon yok ki... Herkes burada toplanıyor.

***

Deniz beye "önemli Güneydoğu gezisinde" başarılar diliyoruz.
Umarız "bu tür tartışmalar dünde kalmıştır."