İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu "hafta sonu çalıştı."
Dün sabah erken kalktı.
Bakanlar Kurulu toplantısına gitmeden önce "yine çalıştı."
Çalışma konusu "Papa'ya dairdi."
***
Türkiye'ye ABD Başkanı Bush geldi.
Rusya Başkanı Putin geldi.
Onlar nasıl korunduysa "Papa da öyle korunacak."
İçişleri Bakanı:
- Bundan kimsenin şüphesi olmasın... Nato Zirvesi'nde ağırladığımız Devlet Başkanları güvenlik önlemlerinden dolayı teşekkür ederek gittiler... Şimdi de Papa için ne gerekiyorsa yapılacak.
***
- Sayın Aksu... Rahatsız edici birşey var mı?.. Bir ihbar falan?
- Papa Türk milletinin konuğudur... Türkiye misafirperver... Misafir en iyi şekilde ağırlanacak.
***
Aksu'ya "üç gündür neler yaptığını" sorduk.
"Ayrıntıya girmem doğru değil" dedi:
- Ankara, İstanbul ve İzmir'de her türlü önlem alındı, hazırlık yapıldı... Papa'nın bir devlet başkanının karşılanıp ağırlanması için gereken her düzenlemeye gidildi.
***
- Sayın Aksu, muhafazakar siyasetçi Papa'dan korkuyor mu?
- Hayır, korkacak ne var?
- Yarın seçimde aleyhimde kullanırlar korkusu.
- Papa'yı ağırlamanın seçimde kullanılacak nesi olabilir?
- Başbakan'ın tutumu?
- Çok önceden yapılmış programları vardı... Belki havaalanında görüşürler.
- Yani şu korku... Papa'nın elini sıkarsak, "din elden gitti" spekülasyonu?
- El sıkmakla din elden gider mi?.. Bu konuda en rahat olan bizleriz... Hoşgörü diyen biziz... Medeniyetler ittifakı diyen biziz.