Önceki gün merakla beklediğimiz enflasyon açıklandı. Haziranda aylık bazda enflasyon yüzde 1.64, yıllık bazda ise yüzde 71.60…Yüzde 3.79 oranında artan konut grubu ve yüzde 1.78 oranında artan gıda ve alkolsüz içecekler grubu fiyatları haziran enflasyonunun temel belirleyicisi oldu. Konut grubunun enflasyona katkısı 0.55 puan. Gıda ve alkolsüz içecekler grubunun ise enflasyona katkısı 0.44 puan. Yüzde 3.09 oranında artan lokanta ve oteller grubu fiyatları da bir başka belirleyici… Bu grubun da enflasyona katkısı 0.28 puan. Yıllık enflasyona en büyük etki 17.99 puanla gıda ve alkolsüz içeceklerden, 12.28 puanla konut ile 10.48 puanla ulaştırma gruplarından geldi. Aylık TÜFE herkesin beklentisinin altında… Bu güzel bir gelişme…
Fakat soru şu? Düşüş eğilimi kalıcı olacak mı?
Neden böyle diyorum…
Çünkü, TÜİK'in altı aylık enflasyon verilerini açıklamasının ardından art arda birçok ürüne zam geldi.
Mesela, benzin, motorin ve otogazda maktu ÖTV tutarları altı aylık üretici enflasyonu kadar zamlandı. Benzin ve motorinde yaklaşık 2'şer TL'lik vergi zammı oldu. Otogaza da 95 kuruş zam yapıldı. Akaryakıtın temmuz ayında TÜFE'ye yansımasının 0.25 puan olacağı belirtiliyor.
Mesela, tütün içeren sigaralar ve alkollü ürünlere de TÜİK'in altı aylık üretici enflasyonu kadar yani yüzde 19.49 zam geldi. Enflasyon sepetinde sigaranın yaklaşık yüzde 4 ağırlığı olduğu düşüldüğünde bu zamlarında TÜFE'ye yansıması olacak.
Mesela, kirada yüzde 25 sınırının kalkmasıyla artışlarda TÜFE belirleyici oldu. Haziran enflasyonuyla birlikte ev ve iş yerlerine yapılacak kira zammı oranı yüzde 65.07 olarak öne çıktı. Geçtiğimiz ay zam oran yüzde 62.51'di. Temmuzda kiralarda yüzde 10-15 artış olabileceği söyleniyor. Bu, temmuz enflasyonunu etkileyecek.
Mesela, 1 Temmuz'dan itibaren elektriğe gelen yüzde 38 zam uygulanmaya başlandı. Tüketici enflasyonunu 0.84 oranında artırabilir.
Tabii, bu zamlar başka ürünlere de mutlaka yansıyacaktır. Temmuz enflasyonunda bunların etkisini göreceğiz. Merkez Bankası'nın yılsonu enflasyon hedefinin tutması için enflasyondaki aylık artışın bundan sonra da yüzde 1.5-1.7 olması gerektiğini düşününce, önümüzdeki dönemin nasıl şekilleneceği belirleyici olacak.
Umarım, kalıcı düşüş trendine girmişizdir de fiyatlar genel seviyesindeki artış geriledikçe sokaktaki abartılı fiyatlama davranışları da düzelir.
Gelelim faiz indirimlerine…
Son günlerde birçok kuruluş da iş dünyası örgütü de faiz indirimlerinin yılın son çeyreğinde ya da 2025'in ilk çeyreğinde başlayabileceğine dönük açıklamalar yapıyor. Dün Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan beklentilerin önünü kapattı. Haklılık payı olabilir. Zira, sıkılaşmanın enflasyon üzerindeki etkisini esas baz etkisi geçtikten sonra göreceğiz. Dolayısıyla, erken hareket etmek istemiyorlar.
Fakat piyasada son günlerde birçok sektörden iflas ve konkordato haberleri gelmeye başladı. Bunların aralarında tekstil de var, inşaat da, gıda da… Artan maliyetler, azalan talebe bir de finansman sıkıntısı eklenince birçok şirket zorlu bir dönemden geçiyor.
O nedenle önümüzdeki günlerin seyri faiz indirimlerinin zamanını tayin edebilir…